Bulu devletin kendisinden beklediği adımları atmakta yeterince atak ve dirayetli bulunmamış.
Vermesi gereken kararları yardımcılarına pasladığı, imza atması gereken kritik süreçlerde izin yaptığı kendisine yöneltilen eleştiriler arasında.
Öğrendiğim diğer bir bilgi Boğaziçi’nde yeni kurulan hukuk ve iletişim fakülteleri ile ilgili Melih Bulu’nun devletin istediği gibi ivedilikle hareket etmemesinin hayal kırıklığı yaratmış olması.
Hukuk fakültesine kadro alımı için henüz ilan bile çıkmamış. Melih Bulu bu konuda kılını bile kıpırdatmamış.
İletişim fakültesi için ise bırakın kadro ilanını hangi bölümler açılacak, içerik ne olacak gibi ana hatlar dahi ortada yokmuş.
Kısaca özetlersem Türk devleti Boğaziçi protestolarından hiç etkilenmiş durumda değil ama Melih Bulu’nun bu protestolardan çok etkilendiği ve sürekli Boğaziçilileri ikna etme kaygısı güttüğü anlaşılıyor.
Boğaziçililer kızacak diye hiçbir kritik belgeyi imzalamamasının altında aslında Boğaziçi kamuoyundan çok çekinmesi yatıyor bana göre.