CHP, ’21 soruda FETÖ’nün siyasi ayağı’ adlı bir kitapçık hazırlıyor.
Hemen bir mahkeme kararı basıyor. Kitapçığın basım, dağıtım ve satışına yasak koyuyor. Dağıtıma girenlere de toplatma kararı çıkıyor.
Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “Bu kitabın toplatılması ana muhalefet partisinin siyasi faaliyetine yargının ağır müdahalesidir” diyor. Doğru söylüyor, ama söylemekle kalıyor.
Sözcü Öztrak, ’12 Eylül darbecilerini hatırlatan bir biçimde el konma’dan söz etmiş, ancak hiç de bu sözlerine uygun bitirmemiştir konuşmasını: “Milletimiz yaptıklarınızı görüyor, söylediklerinizi duyuyor, sabırsızlıkla önüne gelmesini beklediği ilk sandıkta sizin biletinizi kesecek, yerinizi gösterecek, evlerinize gönderecek.”
Şimdiden kendi hakkına hukukuna sahip çıkmakta ayak sürüyen, halkın hakkını hukukunu nasıl savunacak? Neden kitabınıza ve vekilinize sahiplenmeyi denemiyorsunuz?
Ve asıl neden halkın taleplerine sahip çıkarak mücadelesini vermeye niyet etmiyorsunuz? Avukatlar ve barolarla, doktorlar ve TTB’yle, İstanbul Sözleşmesi’ni savunan kadınlarla, 39 TL’ye geçinmeye mahkum edilen işçilerle birlikte mücadele etmek yerine neden daima sandık deyip Kaf Dağı’nın ardını gösteriyorsunuz?