Yaptırım silahı Rusya’da geri teperse, Türkiye’nin bundan zarar göreceğini söylemek için dış siyaset uzmanı olmaya gerek yok herhalde.
Erdoğan son zamanlarda her ne kadar Batı’nın Şarklı düşmanlarından çok Batıyı eleştiren bir tutum içinde olsa da, askeri ihtiyaçları yerine getirdiği müddetçe Batının Türkiye’nin işbirliğini tehlikeye atmak istemeyeceğini biliyor. Baksanıza, sonunda eski müttefiki Fethullah Gülen’i ABD’den istemek için bir tutuklama kararı dahi oldu elinde, alırsa ona da şaşmamak lazım.
Suriye ve saire gibi taktik düzeydekiler olmasa da, Füze Kalkanı gibi, İncirlik, Boğazlar gibi stratejik askeri hedeflerde işbirliği yaptıkça, istemeye istemeye de olsa kendisine mecbur olunduğunu düşünüyor. Ve batı ile Rusya arasındaki gerilimin yükselmesi ihtimaline, krizin Türkiye’yi tehlikeye atma riskine karşı Rusya’ya karşı risklerini asgariye indirmeye çalışıyor.
Bu denge daha ne kadar sürdürülebilir sorusuna şu anda cevap bulmak kolay değil, ama Obama’yla müttefik iken Putin’le kanka olmanın ekonomi-politiği budur.