İki yıldır çözülmeyi bekleyen “İdlib düğümü” çözülmedikçe ve düğümlü kaldıkça: birincisi Suriye sorunu siyasi çözüm aşamasına taşınamıyor, ikincisi Türkiye-Rusya ilişkilerinde sorunlar oluşturuyor, üçüncüsü ABD’ye bu düğüm üzerinden Türk-Rus işbirliğini sabote edebilme fırsatı veriyor, dördüncüsü Türkiye’deki Amerikancıların ABD ile işbirliğini savunmalarının zemini güçleniyor, beşincisi cihatçı tehdidini diri tutuyor, altıncısı Suriye ordusunun Suriye’nin kuzeydoğusunu terörden temizleme planlarını öteliyor, yedincisi Ankara-Şam ilişkilerinin normalleşme olasılığının önünde çakılı kazık gibi duruyor, sekizincisi Türk askerinin varlığını tartışmalı hale getiriyor, dokuzuncusu Mehmetçik kaybı olasılığını artırıyor…
İdlib’in Suriye ordusunun kontrolüne girmesi Türkiye için de en iyi çözümdür. İdlib’i, Afrin’i elde tutabilmenin şartı gören jeopolitikçi anlayış sürdürülemez. İdlib’i Halep’e sıçrama tahtası görmek zaten hayaldi.
Türkiye’nin Suriye politikası, artık temelden değiştirilmelidir. AKP iktidarının bu değişimi yapmayacağı bütün pratikleriyle ortadadır. Erken seçim, sırf bu nedenle bile Türkiye’nin ihtiyacıdır.