Hrant’ın katillerinin yakalanmasını isteyenler süslü sloganlara değil, gerçeğe odaklanır; Hrant’ın gerçek arkadaşları Cemaat ile kol kola anmaya katılmaz.
17 bin faili meçhul cinayeti karartan medya grubuyla Hrant’ın katillerinin peşine düşülmez. Onlarla birlikte “Katil devlet”, “AKP hesap verecek” sloganları atmaz.
Hrant davası, yakın Türkiye tarihini öğrenmenin en önemli anahtarıdır; Hrant suikastının arkasındaki siyasi komployu görmezden gelerek Türkiye’deki siyasal süreçleri doğru anlamak mümkün değildir.
Cemaat, 17-25 Aralık’ta suçüstü yakalanmasaydı Hrant davası bugün tarih olmuştu; cinayet TSK ve MİT’e yüklenerek Cemaat temize çıkarılmıştı.
Sabahtan akşama kadar “hükümet suçlu, katil devlet” diyebiliriz, bunun önünde hiçbir engel yok; ama bu Hrant’ın katillerinin peşine düşen kimseyi gerçeklerle buluşturmaz.
Hrant suikastında hükümeti işaret edenler, bu davayı siyasi araca dönüştüren ve Cemaat’i gözden kaçırmaya çalışanlardır.
Dün fail olarak TSK ve MİT’i hedef gösterenler, bugün de hükümeti hedef yapmaya çalışıyor.
Mesele adaletse, mesele gerçekleri açığa kavuşturmak ise paralel örgüt bütün çıplaklığıyla orada duruyor; yüreğiniz yetiyorsa Hrant için, adalet için gerçek katilleri işaret edin; gürültü yaparak gerçekleri karartmayın.