İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde yapılan yeniden yargılamada, istinaf savcısı, ‘FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri gerekçesi ile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan ve Mehmet Altan’ın da aralarında bulunduğu altı sanığın cezasının onanmasını istedi.
İstinaf mahkemesi tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
‘FETÖ’nün medya yapılanması’ olarak adlandırılan davada 16 Şubat’ta karar açıklanmıştı. Mahkeme, Mehmet Altan ve Ahmet kardeşler ile Ilıcak’a ‘anayasayı ihlal’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmişti. Avukatların karara itiraz sonrası dosya istinafa gitmişti.
Kartal’daki İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2’nci Ceza Dairesi’nde görülen davanın bugün ilk duruşması yapıldı.
Davanın sabah yapılan oturumunda Nazlı Ilıcak ve Fevzi Yazıcı’nın sorgusu yapıldı. Öğleden sonraki oturuma tutuksuz sanık Mehmet Altan’ın savunması ile başlandı.
Öğleden sonraki oturumda Mehmet Altan, Şükrü Tuğrul Özşengül, Yakup Şimşek ve Ahmet Altan’ın savunmaları alındı.
Mehmet Altan’ın savunması
Yazılı savunmasını okuyan Mehmet Altan, kendisini yargılayan İstanbul 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nin Anayasa’yı yok sayarak yargılama yaptığını, şu anda yargılandığı bu mahkemenin de o kararı yeniden değerlendireceğini söyledi.
Yerel mahkemenin verdiği ağırlaştırılmış müebbet kararına ilişkin olarak Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu’nun üç ihlal tespit ettiğini söyleyen Mehmet Altan, “En son haliyle dosyayı inceleyen AYM Genel Kurulu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi ‘gözaltına bile alınamayacağımı’ karara bağlarken, Anayasaya yok muamelesi yapan İstanbul 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi ağırlaştırılmış müebbet veriyor. Halbuki Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu esas olarak yazılarım ve konuşmalarım nedeniyle suçlandığımı, bunun da ifade ve düşünce özgürlüğünün parçası olduğunu söylüyor” dedi.
Türkiye’nin ve Avrupa’nın en yüksek iki mahkemesinin hiçbir suçunun olmadığına karara bağladığını söyleyen Mehmet Altan, “Mahkemenizin gerçek bir hukuk anlayışının takipçisi ve uygulayıcısı olarak AYM Genel Kurulu ve AİHM kararlarının da ispatladığı gibi düşüncelerimden, fikirlerimden dolayı benliğime yönelik bu zulmü bitirmesini talep ediyorum” dedi.
‘Mahkeme suç uydurmuştur’
Tutuklu sanık Ahmet Altan savunmasında, tuhaf olan bu yargılamanın bir televizyon programında subliminal mesaj vererek darbeye iştirak ettikleri iddiası ile başladığını söyledi.
Ahmet Altan, “Sübliminal mesaj, manevi cebir, inanç.. Bu iddiaların bir tanesi bile somut değildir. Bir tanesinin bile somut kanıta dayandırılması mümkün değildir. Bir tanesi bile elle tutulur, gözle görülür bir eylem değildir. Sayın Yargıç, bizim ceza yasamızda ‘manevi cebir’ diye bir suç yoktur. Bizi mahkum eden mahkeme olmayan bir suç uydurmuştur, ki bunun kendisi suçtur” dedi.
Yaptıkları somut bir eylemin olmadığını söyleyen Ahmet Altan, “Bizim gerçekleştirdiğimiz somut bir eylem yok, dava dosyasında yazıldığı türden suçları belirleyen kanun maddesi yok, haliyle kanıt da yok. Biz olmayan bir davada yargılanıp, olmayan bir davada mahkûm olduk” dedi.
Anayasa Mahkemesi’ne uymayı reddeden bir kararla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldıklarını savunan Ahmet Altan, “Kanıtsız ve kanunsuz biçimde mahkum olduk. Sayın Yargiç; şimdi yaşanan bu hukuksuzluğun yeniden değerlendirileceği bir aşamadayız. Yargıdaki bu çöküntüyü tamir etmek sizin elinizde. Benim talebim açık ve net; hukuka, yasaya ve Anayasaya uygun bir biçimde suç olan eylemi tarif edin, bu eylemi suç kabul eden kanun maddesini gösterin ve bu eylemin gerçekleştiğini belirleyen somut kanıtı ortaya koyun. İki senedir bize kanıtı gösterin diyoruz. İki yıldır bu insanların sorusuna hiçbir hakim, hiçbir savcı cevap veremedi. Bu davada adaleti biz sanıklar temsil ediyoruz. Eğer bir mahkemede hukuku ve adaleti yargıçlar değil de sanıklar temsil ediyorsa o ülke çöküyor demektir. Yargı bir devletin, bir toplumun orta direğidir. Bir toplum yargısız olamaz “ dedi.
Ahmet Altan, “Yaşanan bu hukuksuzluğun yeniden değerlendirileceği bir aşamadayız. Sizden beklentim hukukun yeniden tesisidir. Ortada somut bir kanıt yoksa bu davayı bitirin. Bu mahkemeden hukukun, adaletin, ve bu toplumun direği olan yargıyı yeniden canlandıracak bir karar bekliyorum” dedi.
Savcı onama istedi
Savunmaların ardından esas hakkındaki mütalaasını açıklayan istinaf savcısı, sanıkların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesini istedi. Yerel mahkemenin kararının hukuka uygun olduğunu belirten savcı, bu kararın onanmasını talep etti. Savcı, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamını da talep etti.
Tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar veren mahkeme, sanıklar ve avukatlarının esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını yapmaları için davayı erteledi.