İçerik moderasyonu kararlarına dair ne şeffaf ne de tutarlı davranabilen sosyal medya şirketlerine güvenemeyeceğimiz zaten açık. Devletlerin, sosyal medyaya dair yasal düzenlemeler açısından kendi çıkarlarını önceledikleri de ortada. Üstelik Internet gibi ülkelerin sınırlarının pek de bir anlam ifade etmediği bir ortam açısından yasaların ne kadar ve nasıl uygulanabileceği de diğer bir sorun: Herhangi bir ülkenin bir içeriği dünya genelinde yayından kaldırtmaya ne kadar hakkı var? Ne kadar hakkı olmalı? Yayından kaldırtması ne kadar mümkün? Öte yanda ise kısmi de olsa fiilen bu hakka sahip konumda olan şirketler duruyor.
İsmail Gökhan Bayram’ın yazısı