Sosyal medya platformlarına dair tartışmalarda platformların kapitalist şirketler tarafından kâr etme amacıyla işletildiği gerçeği kolayca gözden kaçabilen bir olgu. Bu gözden kaçırıldığında platformların yarattığı olanaklar, bir platformun diğerlerine göre avantajları-dezavantajları, ifade özgürlüğü açısından işlevleri gibi başlıklar üzerinden yapılan çeşitli tartışmalar da toplam gerçekliği ıskalayabiliyor. Bu ıskalama ile birlikte A platformun “geleceğin platformu” olacağı, diğer B platformun “yayıncılığı kökünden değiştireceği”, C platformunun “demokrasinin ve çok sesliliğin dijital uygulanabilirliği”nin ispatı olduğu gibi büyük iddialar kolayca havalarda uçuşabiliyor ya da daha doğrusu uçuşabiliyordu.
Şirketlere ait çevrimiçi platformlarda yıllardır gözlemlenen bir örüntü var. Cory Doctorow bu örüntüyü “enshittification” (Basın kanunu ve ilgili kurumlarla tek kelimeden dolayı sorun yaşamamak için yanlış çeviri olduğunu bile bile berbatlaştırma diyelim biz buna) olarak adlandırıyor:
“(Platformlar) Önce kullanıcılarına iyi davranırlar; ardından ticari müşterileri için işleri daha iyi hale getirmek üzere kullanıcılarını kötüye kullanırlar; son olarak da kendileri için tüm kazancı geri almak üzere bu ticari müşterileri kötüye kullanırlar. Sonra da ölürler.
Ben bunu berbatlaştırma olarak adlandırıyorum…”
İsmail Gökhan Bayram’ın yazısı