Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
BOĞAZİÇİ Üniversitesi’nde “Medeniyet Kulübü” adı altında bir topluluk varmış. Aynı isimde bir kulüp, Galatasaray Üniversitesi’nde de faaliyet gösteriyor. Bu, oldukça iddialı bir isim. Sözde bu Boğaziçi’ndeki kulübün faaliyeti üniversite yönetimi tarafından denetleniyor; ancak bu denetimin nasıl yapıldığı anlaşılır gibi değil. Talebeler, Nurettin Yıldız isimli bir hatip bulmuşlar ve konferansa çağırmışlar. Konferansın konusunun ne olduğu tam olarak belli değil. Hiçbir akademik unvanı olmayan, toplumda açıklamalarıyla tartışmalı hale gelen bir ismi, Türkiye’nin alanında en iddialı üniversitelerinden birine davet etmek nasıl bir densizliktir? Bu sebeple fakülte dekanını ayıpladığımı ve bu kararı yanlış bulduğumu özellikle belirtmek isterim.
Aynı kulübün mensuplarıyla Galatasaray’daki öğrencilerimizin bir kısmı karşılıklı tartışmalara girmiş. Medeniyet Kulübü’nden bir öğrenci, protestocu grubun içine dalıp kavga çıkarmış. Sebebini ise “Bana küfrettiler” diye açıklıyor. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin son sınıfında okuyup da “Bana küfrettiler” diyerek yumruğuna güvenip kalabalığın içine girmek, hangi medeniyetin davranışıdır, anlayamadım. Üniversitemizdeki öğrencilerimize protestoyu bitirip dağılmalarını tembih ettiğimde (ihtar yetkim yok), bana sloganlarla cevap veriyorlar. Anlaşılan, Nurettin Yıldız daha önce erken evliliği meşrulaştıran bir konuşma yapmış. Haklı olarak “Üniversitemizde nasıl bu görüş savunulur” diyorlar. Ancak neye karşı olduğunuz kadar, nasıl bir üslup ve yöntemle karşı durduğunuz da önemlidir.