Çünkü Erdoğan’ın göçmenlerin gönderilip gönderilmemesi konusunda, 15 Mart’tan beri üç kez fikir değiştirmesi, Bahçeli’nin göçmenlerin geri gönderilmesini, “Bayramda ziyaretine giden göçmenlerin geri alınmaması”nı istemesi; bunun üzerine göçmenlerin bayram ziyaretlerinin yasaklanması… Cumhur İttifakı cenahında kafaların çok karışık olduğunu gösteriyordu. Öte yanda göçmen tartışmasının İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve bugüne kadar yaptıklarına bakıldığında bir “göçmenleri geri gönderme partisi” olan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ arasında; Soylu’nun Özdağ’a “Soros çocuğu”, “operasyon çocuğu” demeye, Özdağ’ın da Soylu’yu, “düelloya davet”e kadar varan (*) tartışmaları da tek adam yönetiminin göçmenler konusunda, en azından kendi cephesinde kafa karışıklığını azaltacak açıklama yapması beklentisi uyandırmıştı. Bu yüzden de bu konuda Erdoğan yönetiminin tutumunu az çok netleştirmesi bekleniyordu.
Ancak Erdoğan, “göçmen sorununun çözümü” olarak daha önce birbiriyle çelişen açıklamalarının bir karmaşasını yaptı.