Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
“Hayır, öyle değil. Ortada sahiden çok müthiş yolsuzluklar var” diyebilirsiniz ama milletin gördüğü şey farklı. “Yolsuzluk yaptılar, DEM Parti ile siyasi pazarlık yaptılar” suçlamaları komik geliyor insanlara. Nereden bakarsanız bakın, vatandaşın inandırıcı bulmadığı ve siyasi maksatla ortaya atıldığını düşündüğü suçlamalar bunlar. Bu suçlamalarla hapse attığınız ve halkın gözünden düşeceğini beklediğiniz siyasetçinin tam aksine popülerliğinin ve toplumdaki desteğinin gözle görülür derecede artmış olması bunun sonucu.
Anketlerde de bunu görüyorsunuz, sokakta da bunu görüyorsunuz. Öyle olmasına öyle ama şairin dediği gibi “Ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.” Galiba bir tek Bahçeli bunun farkında. Cumhur ittifakı ortağı MHP lideri şunu söyledi önceki gün: “Ekrem İmamoğlu’yla ilgili mahkeme süreçlerinin ivedilikle görüşülüp karara bağlanması gerekmektedir. Ekrem İmamoğlu suçsuzca beraatı, değilse tecziyesi maşeri vicdana muvafık halde mutlaka ve olabilecek en kısa sürede temin edilmelidir.”
CHP yönetimine yönelik suçlama ve eleştirilerden oluşan uzun bir metnin içine yerleştirilmiş olması hasebiyle dışarıdan bakıldığında kolayca anlaşılamasa da siyasetin kodlarına aşina olanlar için anlamı çok açık, muhatabı belli ve doğrudan bir mesaj bu. Bu mesajdaki ‘maşeri vicdan’ (toplum vicdanı) vurgusu ise İmamoğlu’na yöneltilen suçlamaları vatandaşın inandırıcı bulmadığı, siyasi bir operasyon olarak gördüğü tespitinin ifadesi. Bahçeli’nin mesajı siyasi değeri çok yüksek bir ‘uyarı’ mahiyetinde. Ortağının bu uyarı doğrultusunda bir manevraya girişmesini bekliyor mu peki? Bilmiyorum ama eğer bu olmazsa siyasetin ufkunda bir uzlaşı ve normalleşme tablosundan ziyade kaotik bir ortam bizi bekliyor demektir.