Çözüm sürecinde devrimci bir yaklaşımla MUHATAPLIK ve GÜVEN sorunu aşılırken bu defa TAKVİM problemi ortaya çıktı. Öcalan ve Kandil ‘daha hızlı hareket edilmesini’ isterken hükümet görece temkinli hareket etmeyi tercih etti. Kobani olayları ise GÜVEN bunalımını tetikledi.
Hükümetin bundan sonra ne yapacağını Dolmabahçe toplantısı öncesi Başbakan Yardımcısı Doç. Dr. Yalçın Akdoğan’a sordum. Akdoğan, ‘hükümetin çözüm konusunda kararlılığını’ ortaya koydu. Akdoğan, ‘yeni hükümetin göreve başlamasıyla, yeni bir tablonun oluştuğunu ve akil insanların toplanması hususunda bir ihtiyacın doğduğunu’ belirtti.
Zor zamanlarda, kritik görevler üstlenen Akdoğan, Dolmabahçe toplantısının ‘süreçle ilgili bir muhasebe yapmak maksadıyla planladıklarını’ söylerken ‘akil insanların görev süresi bitmişti ancak önümüzdeki dönemde yeni görevlerin olabileceğini ilk toplantıda söylemiştik’ diyerek akillerin duruma vaziyet etmesi noktasında bir toplumsal talep olduğunu dile getirdi.
Akdoğan, ‘hükümetin yol haritasını belirlediğini ve adım atacak tarafın Kandil olduğunu’ belirtirken ‘PKK’nın Kobani konusunu kaldıraç ya da tıkaç olarak kullanmak istediğinin’ altını çizdi.
Akdoğan, detay vermese de ‘hükümetin Dolmabahçe’de heyete yeni bir rol verme yaklaşımı içinde olduğu ve süreci hızlandırma bağlamında yeni heyetlerin oluşturulacağı’ anlaşılıyor. Dolmabahçe toplantısıyla sürece yeni bir ivme verilirken HDP heyetinin Kandil’den dönmesiyle Öcalan karar odasına girecek. Son tahlilde gelişmeler üst üste konulduğunda önümüzdeki günlerde ‘iyi şeyler olmaya’ devam edecek.