RIFAT DOĞAN
Sivil yurttaş girişimi olarak seçimlerde oylara sahip çıkmak için kurulan Hayır ve Ötesi, 16 Nisan’da yapılan anayasa değişikliği referandumuna ilişkin hak ihlalleri raporunu bugün açıkladı. Raporda ölülere oy kullandırıldığı gibi tespitlerin yanında CHP ve HDP’nin oy aldığı bölgelerde yüzde 95 oranında ‘Evet’ oyu çıktığı bilgisi de yer aldı.
TMMOB’a bağlı Makine Mühendisleri Odası’nın Taksim binasında düzenlenen basın toplantısında paylaşılan raporda referandum sürecinde yaşanan ihlaller göz önüne serildi.
Hayır ve Ötesi’nden Melis Akyürek, Doğan Ergün, Damla Atalay ve Güler Ümüt’ün raporu sunmak için hazır bulunduğu toplantıda verileri açıklayan Doğan Ergün, sunumuna “Hayır ve Ötesi gönüllülerinin temin ettiği ve veri sistemine girişi yapılan ıslak imzalı sandık sonuç tutanakları tek tek incelenmiş; YSK verileriyle birlikte değerlendirilmek suretiyle aşağıdaki tespitler yapılmıştır” diyerek başladı.
Ergün, “YSK verilerine, aşağıda örnekleri de verilen, başta Şanlıurfa’nın Akçakale, Viranşehir, Hilvan ve Muş’un Hasköy, Yozgat’ın Çekerek ilçeleriyle, Sakarya’nın Akyazı ilçesi olmak üzere; 961 adet seçmen sandığında kullanılan oyların tamamı, yani yüzde 100’ü ‘Evet’ mühürlü olup, ‘Hayır’ mühürlü oy adet ve yüzde olarak sıfırdır” ifadelerini kullandı.
Gülen Cemaati lideri ve 15 Temmuz darbe girişiminin bir numaralı sanığı Fethullah Gülen’in 2010’daki anayasa değişikliği referandumunda kullandığı “İmkan olsa mezardakileri bile kaldırarak referandumda ‘Evet’ oyu kullandırmak lazım. Ben zannediyorum kalkarlar da” sözlerini hatırlatan Ergün, bu sözlerin gerçek olduğunu ve ölülere oy kullandırıldığının tespit edildiğini söyledi.
Ergün, “Yapılan incelemelerde, yukarıda söz konusu edilen ve oyların tamamı ‘Evet’ çıkan 961 sandığın yüzde 30’unda, seçmenlerin tamamının yani yüzde 100’ünün firesiz sandığa gittiği anlaşılmaktadır” dedi.
‘Ölülere oy kullandırıldı’
Ergün’ün raporda yer verdiği diğer referandum ihlalleri şu şekilde:
– 7 bin 48 adet seçmen sandığında, kullanılan oy sayısının ilgili sandıktaki seçmen sayısına eşit olduğu veya sandık görevlileri de dikkate alındığında, seçmen sayısı ve sandık görevlileri toplam sayısından da fazla olduğu tespit edilmiştir. Dahası, bu sandıklardan 2 bin 397’sinde seçmen sayısından fazla oy kullanıldı,
– Söz konusu sandıklarda kullanılan oyların toplamı 1 milyon 672 bin 249’dur. Bu oyların yüzde 60,7’si ‘Evet’ olarak gerçekleşti,
– Blok oy kullanımına ilişkin önceki tespitler de dikkate alındığında, oy kullanmaya gelmeyen seçmenler adına bilahare ‘Evet’ yönünde oy kullanılmış olabileceği şüphesi; söz konusu 7 bin 48 adet sandık için ihmal edilmemesi gereken ve detaylı soruşturmaya muhtaç bir olasılık olarak değerlendirilmektedir,
– Toplam 1 milyon 672 bin 249 kişiden hiçbirinin seçmen listelerinin kesinleştiği 10 Mart 2017 tarihinden itibaren hayatını kaybetmemiş olması, er/erbaş olarak silah altında bulunmuyor olması mümkün değil,
– Nitekim, Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesinde 2179 no’lu sandıkta kayıtlı E.E. isimli, 01.01.1942 doğum tarihli yurttaşımızın 31 Mart 2017 tarihinde hayatını kaybettiği tespit edilmiştir.
HDP ve CHP’nin seçmenleri buharlaştı mı?
Ergün, 7 Haziran ve 1 Kasım 2016 seçimlerinde ihmal edilmeyecek derecede HDP ve CHP seçmenine sahip olduğu anlaşılan birçok il ve ilçede 16 Nisan referandumunda yüzde 95 ‘Evet’ oyunun çıktığını belirtti.
“‘Hayır’ partilerinin seçmenleri buharlaştı mı?” diye soran Ergün, “Hakkari’nin Şemdinli ilçesinin Konur köyünde 7 Haziran seçimlerinde 442, 1 Kasım’da 263 oy çıkaran HDP ve CHP 16 Nisan referandumunda yalnızca 16 ‘Hayır’ oyu çıkardı” şeklinde konuştu.
Ergün’den sonra söz alan Avukat Damla Atalay da “Yüksek Seçim Kurulu seçim esnasında yayınladığı bir karar ile ‘dışarıdan getirildiği ispatlanamayan mühürsüz pusulaların’ geçerli sayılacağını ilan etmiştir. Bu şekilde seçim kanununda kesin bir dille bildirilen ‘mühürsüz pusula ve zarflarla kullanılan oylar iptal edilir’ hükmü açıkça ihlal edilmiştir” dedi.
Referandum iptal edilmeli ve yenilenmeli
YSK’nın internet sitesinde yayınlanan gerekçeli kararın hukuken yok hükmünde olduğunu söyleyen Atalay, şunları söyledi: “298 sayılı ‘Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’un 98. ve 101. maddeleri kuşkuya yer bırakmayacak şekilde, mühürlü olmayan oy pusula ve zarfların geçersiz kabul edilmesi gerektiğini açıklamaktadır. YSK’nın bu konuda kendisinin verdiği onlarca kararın, 298 sayılı kanunun ve emsal AYM kararının arkasından dolanarak yorum yoluyla geçerlilik kararı vermesi Türkiye hukuk tarihi açısından skandal niteliğindedir. İkincisi, ‘Usul esastan önce gelir’ ilkesi Türk hukuk sisteminin temel direklerinden biridir. Referandumdaki halk oylamasında mühürsüz oyların kullanılması seçmen iradesinin tecelli edip etmediğine ilişkin açık bir şaibe yaratmaktadır. YSK hile yapılıp yapılmadığının incelenmesine dahi lüzum görmemektedir. Usul bu nedenle önemlidir. YSK bunu bilmeyecek bir kurum değildir.”
Atalay yurttaşların temel haklarından biri olan seçimlerde birçok ihlalin yaşandığını belirterek “Türlü şaibeden ve şüpheden arındırılmış olarak, tam sandık güvenliği ile gerçekleştirilmesi tüm yurttaşların hakkıdır. Bu hakkın tesis edilemediği açıkça görülmekte olup Referandumun iptal edilmesi ve yenilenmesi haklı bir talep olarak ortaya çıkmaktadır” dedi.
Ne olmuştu?
Seçimin ardından YSK’nın mühürsüz oyları geçerli sayma kararı tartışma yaratmış, CHP, Vatan Partisi ve HDP referandumun iptali için kurula başvuruda bulunmuştu.
Yüksek Seçim Kurulu, referandumun iptali için yapılan başvuruları bire karşı 10 oyla reddetmişti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da kararı “YSK’nın kararı kesin. Bu iş bitti” sözleriyle değerlendirmişti.
CHP, 21 Nisan’da mühürsüz oy pusulalarıyla ilgili olarak Danıştay’a başvurmuştu.
YSK üyeleri yaptıkları toplantıda, sonuçların açıklanması için Danıştay’ın kararının beklenmesinin gerekmediği kararına vardı. Sonuçların 27-28 Nisan tarihinde açıklaması bekleniyor.