Geçmişin TÜSİAD’ına beslenen özlem, bugünün siyaset erbabını sinirlendiriyor.
Çünkü TÜSİAD sağlıklı günlerinde sanayicilerin ve işadamlarının yalnız ekonomik sorunlarına açılmış bir şemsiye değildi, iyi örgütlenmiş, saygılı ve nitelikli kimliğe sahip bir temsil ve çözüm kuruluşu idi.
Zaman zaman bir siyasi partiden daha fazlası oldu. İktidarlara ve topluma doğru hedefler gösterdi.
Ama ülkede kaba bir zaptetme duygusu ile başlayan bozulma, ekonomi ve siyaset toplumunda travmalar yarattı.
İktidara ters eylem ve söylemler sahiplerinin başına dertler açtı. Pahalıya mal oldu. TÜSİAD’ın bilen, etkileyen ve değiştiren kimliği durağanlığa dönüştü.
Politikalar iktidarın tercihlerine ters düşmemeli idi. Bu noktada yapılan kural hatası TÜSİAD’ın en deneyimli ve en donanımlı sivil toplum örgütü olarak görev yapma yeteneğine zarar verdi.