Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
’23 Nisan Milli egemenlik ve Çocuk Bayramımız’ tekrar kutlu olsun. Dün, bu en güzel bayramımızı Mersin’de geçirdim. Mersinliler yıllardır, AKP’nin ‘ulusal bayramlara’ duyduğu nefrete rağmen, ülkemize ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e sahip çıkmaları nedeniyle ‘bayramları’ heyecanla kutlardı. Hatırlarsanız, ‘egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu’ anlatan bu Bayramımızı yok etmek için AKP/Fethullah Gülen beraberliğinde, 23 Nisan egemenlik haftasını, ‘kutlu doğum haftasına’ çevrilmişti. Zorlama, uydurma bahanelerle tüm ulusal bayramlarımızı yok saymışlar, laik demokratik sosyal hukuk devletini başka bir kalıba sokmaya çalışmışlardı. Yani, halkın içinde olmadığı, içine sindiremediği her şeyi yapmışlardı.
CHP’nin ‘ilk meclisten Anıtkabir’e halkla birlikte yürüme’ talebini yasaklayan iktidarın valisi, ulusal bayramlara bakış açısını göstermiştir… Anayasal egemenliğini kaybetmiş bir iktidarın Ankara valisi, milletin iradesine karşı duran ve devletin valisi olmak yerine bir partinin valisi olmayı yeğleyen konuma düşmüştür… Böyle valiler yüzünden millet iradesi yok edilmektedir. Tabii bu hukuk dışı durum da tarihe kaydedilmektedir.
Tekrar ediyorum. Ekrem İmamoğlu’na yapılan haksızlık, hukuksuzluk, ahlaksızlık ve tüm sindirme işlemleri milleti uyandırmıştır. Egemenliğin sarayda değil, halkta olduğu bilinci sandığın önüne geldiğinde çok açıkça görülecektir. AKP gidici!