(…) koalisyon pazarlıklarında AK Parti’nin Meclis başkanlığını da uhdesinde tutmak isteyeceğini düşünüyorum. Bunun birçok sebebi var, ama ikisi önemli…
İlki şu: Hükümet oluştuktan sonra -bir rivayete göre hükümetin güvenoyu almasını bile beklemeden- muhalefette kalan partilerin geçmiş dönemin hesaplaşması için Meclis’i kullanması bekleniyor. Komisyonlar kurulması… Oylamalar…
Meclis başkanlığı, AK Parti için bu yüzden önemli…
Yalnız o kadarla kalsa yine bir çözüm bulunabilirdi; AK Parti’nin yenileşmiş Meclis kadrosu, geçmiş dönemden miras bu yükü partinin sırtından atmakta geçen Meclis kadroları kadar tereddüt etmeyebilir. Başbakanlığı üstlenecekAhmet Davutoğlu da o yönde tavır belirleyebilir.
Bir dikenli konu daha var: ‘Beştepe…’ Muhalefet partileri ‘Saray’ konusu üzerinde yoğunlaşarak seçim kampanyalarını yürüttü ve şimdi de o konuda geri adım atmayacakları hissini veriyorlar. Hangisi koalisyon ortağı olursa dışarıda kalanlar, onu, en fazla bu alandaki geri adımı yüzünden suçlayacaktır.
Sanki ‘Beştepe’ konusu AK Parti için hayati önemde gibi görünüyor ve bu sebeple de, oraya çıkmakta hiç zorlanmayacak kendi içinden birinin Meclis’e başkan olmasını isteyebilir AKP.
Bu düğümü çözebilen parti, AK Parti’nin koalisyon ortağı olmaya da en yakın partidir.