Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
AKP iktidarı Suriye’de İsrail ile çatışmadan alan tutma pazarlığını ABD üzerinden sürdürmeye çalışırken diğer yandan, İmralı’dan PKK’ye yapılan çağrıyla bağlantılı olarak bir süreç işletiyor. Ankara’nın stratejisi, SDG’yi Şam yönetimine olabildiğince zayıf bir pozisyonda entegre etmek ve diğer yandan PKK’nin kongresini bir an öne gerçekleştirip silah bırakmasını sağlamak. Ama bu süreçte, tek taraflı ateşkes ilan etmiş olan PKK’ye yönelik operasyonlar sürerken uçaklardan da, Gazeteci Erdal Er’in YouTube kanalında da aktardığı ‘Silah bırakıp teslim olun, sıcak çorba için’ yazılı bildiriler atılıyor.
AKP’nin içeride 19 Mart’ta giriştiği yöntem nasıl geri teptiyse, Doğu Akdeniz’den Suriye’ye uzanan alandaki ezber tutumlar da benzer sonuçlara yol alabilecek gelişmeleri besliyor. Kıbrıs, Doğu Akdeniz ve Orta Asya’da Türkiye’yi oyun alanının kenarına doğru iten politika yapma biçimi, Suriye’de örgütlü Kürt güçlerini, Türkiye’den gelen ‘tasfiye’ odaklı yaklaşımlara karşı İsrail ve ABD’yi güvence olarak görmeye itiyor.
AKP kurmayları, dış politikada epey zamandır, oyun kuramadığı alanlarda oyun bozucu kapasitesini kullanmakla övünüyordu. Ancak Orta Asya, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs denklemindeki gelişmeler artık ‘Oyun bozma’ kapasitesinin de zayıfladığını gösteriyor. Suriye ve onunla bağlantılı Kürt politikasında da aynı yanlış ezberlerin sonuçlarını yaşamaya doğru gidiyoruz.