Roboskî Katliamı sırasında ‘merkez medya’nın diğer kanalları haber vermezken, o CNN Türk ekranında “Çok fena bir haber geldi. Televizyonlarda resmi açıklama bekleniyor. Vali kısa süre önce açıklamayı yapmış, haber kanalları girer mi bilmiyoruz ama biz biraz sonra ayrıntısıyla vereceğiz” ifadelerini kullandı. Çizginin dışına çıktı ve göreceği hışmın habercisiydi bu.
Daha sonra o gün yaşadıklarını anlatırken, CNN Türk Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Boratav’ın kendisine “Uludere haberi verilmeyecek” diye bağırdığını, hatta yönetimin kendisini not göndererek uyardığını aktardı. “Ferhat Boratav rejiye girdi ve Uludere haberi verilmeyecek diye bas bas bağırdı. Vali açıklama yaptı dedim. Vali nereden bilecek dendi. Genelkurmaydan bekleniyormuş resmi açıklama!” dedi. O gün uyarı alan Arslan’ın programı bir süre sonra da tatil edilmişti.
Ayşenur Arslan şimdi de Medya Mahallesi programında (2 Ekim) Ankara’daki saldırıya dair yaptığı yorum nedeniyle hedefe konuldu. Ardından Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, gazeteci Ayşenur Arslan ve Halk TV hakkında inceleme başlatıldığını açıkladı. Onun ardından da Halk TV’nin sahibi Cafer Mahiroğlu, Twitter hesabından yaptığı açıklamayla Medya Mahallesi programının yayından kaldırıldığını duyururken, adını vermese de programın sunucusu olduğu bilinen Ayşenur Arslan’ın ‘Sınırı aştığını’ iddia etti. Oysa, gazetecilik faaliyeti karşısında sınırını bilmesi gerekenler medya patronlarıdır. Para sahibi olmak size gazetecilere sınır çizme hakkını vermez.