Hafta sonu gündemin birinci sırasındaydı: Vergi oranlarındaki artış, akaryakıt fiyatlarına öyle bir yansıdı ki bir aylık artış neredeyse yüzde 30 oldu. Gelen tepkiler nedeniyle Hazine ve Maliye Bakanlığı, dolar cinsinden akaryakıt litre fiyatını Avrupa ülkelerindeki dolar cinsinden litre fiyatları ile karşılaştırdı. Karşılaştırmaya göre bizdeki akaryakıt fiyatı oldukça ucuzdu.
Çok muhtemelen bu noktanın altı çizilmek istenmişti. Oysa kaş yapayım derken göz çıkarma durumu oluştu. Önemli bir iletişim kazası ortaya çıktı. Sonuçta vatandaşlarımızın ezici çoğunluğunun geliri lira cinsindendi. Akaryakıtta gelinen düzeyin çok da fazla olmadığı vurgulanmak isteniyorsa, hiç olmazsa aynı tabloda ülkelerin dolar cinsinden kişi başına gelir düzeylerinin verilmesi gerekirdi. Kişi başına gelir düzeyleri yer alsaydı tabloda, Türkiye ile üç aşağı beş yukarı aynı düzeyde gelire sahip olan ülkelerde dolar cinsinden akaryakıt fiyatının Türkiye’dekinden çok da farklı olmadığı görülecekti. Daha zengin ülkelerde gelire oranla akaryakıtın bizdekine göre daha ucuz olduğu da ortaya çıkacaktı; muhtemelen ondan çekinildi. Ama yine de benzer ülkeler işi biraz kurtaracak, maksat bir nebze hasıl olacaktı. Olmadı.