Saray rejimi, Türkiye’nin önüne modern dünya ile set çekmekteki ısrarını yukarı seviyeye taşıyor. Aynı zamanda da ülkeyi şimdiye kadar görülmemiş bir risk ile karşı karşıya bırakıyor. Türkiye’yi, en tepeden desteklenen bir ağ sarmış durumda. Dinci dernekler selefist örgütler ile iç içe. Bu ağın bir ucu ise ‘sözüm ona’ insani yardım vakıflarına ulaşıyor.
(…) Doğu sınırı mayınlardan temizlenirken, batı sınırları Yunanistan tarafından beton duvarlar ile güçlendiriliyor, ABD, Dedeağaç’a yığınak yapıyor. Ülke, içerideki karmaşık yapıya hapsolurken, ekseninden kopuyor. 20 yılda Türkiye’yi Avrupa’nın ileri karakolu ve açık kampı ile radikalizmin çöplüğü yapmayı başardılar. İçeriden ve dışarıdan kuşatılan bir ülkeyi kaygı ile izlememek mümkün değil.