Türkiye’de CHP’nin, kendi doğal tabanını birleştirmeye çalışmak yerine, siyasal İslamın tabanını kazanma çabaları bugüne kadar sonuç vermedi. Aksine CHP, kendi, cumhuriyetçi, halkçı, laik geleneğinden uzaklaştı, siyasal İslamın 20 yılda inşa ettiği düzeni, Kürt sorununun çözümsüzlüğünü veri kabul eden, yalızca yürütmenin biçimini değiştirmeyi düşünen bir siyasi çizgi izlemeye başladı. Bu sürecin son aşamasında ortaya çıkan İmamoğlu’nun Karadeniz gezisi ve ardından gelen eleştiriler karşısında takındığı tavır, onun, siyasal İslamın liderinin, eril otoriter tarzını da benimseyerek bu hep geri tepen süreci biraz daha ileri götürmeye niyetli olduğunu gösteriyor.
İmamoğlu, “merkez sol”dan gelen bir siyasetçi değil. O nedenle, “Acaba nereye kadar” sorusu korkutuyor.