Peki ama büyük bir kentin ana caddesinden geçen ve kendilerine mikrofon uzatılan onlarca insan, bu masum soruya yanıt vermekten niçin kaçınır?
Arkadaşlarla olayı tartıştık ve şu sonuca vardık:
İlki, AKP-MHP ikilisine oy vermeyi düşünenlerin bunu açıklamaya yüzü tutmuyor. Zira onlar memleketin ve de kendilerinin bu iktidar tarafından ne durumlara düşürüldüğünü vatandaş kimlikleriyle iyi biliyor…
Ve önlerine uzatılan mikrofondan bu nedenle kaçıyor!
İkincisi, muhalefet partilerinden birine oy vermeyi düşünenler, üzerlerindeki baskı nedeniyle bunu söylemekten korkuyor.
Hemen hepsi sıradan insanlar. Esnaf, çiftçi, ev kadını, işçi, öğrenci, emekli, ne derseniz deyin…
Ve hepsi de -haklı olarak- çekiniyor, korkuyor.
Bunun başka bir açıklaması olamaz.
Türk Milleti işte böylesine bir baskı, korkutma ve sindirme ortamında seçime gidiyor.