Tebliğciler toplumun genelini temsil etmeyen marjinal ve fanatik bir grup olarak geliştirilebilir ya da önemsenmeyebilir.
Oysa tebliğciler farklı katmanlarda, farkı sosyal gruplarda, farklı konularda her yerde var.
Mesela metroda öpüşen iki gencin karşısında varlar.
‘Burada sevişemezsiniz’ diyerek gençleri dövmeye kalkan ahlak bekçileri de tebliğcilerin bir uzantısı.
Öpüşmenin günah sayıldığı kendi ahlak anlayışını yıkılmaz bir ilke olarak görüp şiddeti meşru kılmak fanatizmdir.
Sokakta, toplu taşımada şort giydiği için sözlü tacize ve fiziksel şiddete uğrayan kadınlar da tebliğcilerin bir versiyonunun hedefinde.
Onların inançlarına göre kadın istediği yerde, istediğini giyemez çünkü.