Filistin TV Muhabiri Selman Beşir’in canlı yayında kurşungeçirmez yeleğini ve kaskını çıkarıp atması ateş altındaki gazetecilikte bir duvarın aşılmasıydı. İsrail’in Han Yunus’a düzenlediği saldırılarda ailesinden 11 kişiyle birlikte meslektaşı M. Ebu Hatab’ı öldüren bombalara “Hadi beni de öldürün” diyerek meydan okudu.
Böyledir işte; öldürseniz de haber vermekten vazgeçmez gazeteciler!
1 Kasım itibarıyla İsrail ve Filistin arasındaki çatışmalarda 33 gazeteci öldürüldü; 28’i Filistinli, 4’ü İsrailli, 1’i de Lübnanlıydı. Siz bu yazıyı okurken sayı daha da artmış olabilir.
Ateş altında ölerek haber geçmek mi daha zor, o ateşi yağdıran ülkenin gazetecisi olarak doğruyu söylemek mi, bilemiyorum. İkincisi de birincisi kadar risklidir ama bilen bilir.