Oysa iki ülke arasında bir sorun varsa diplomasi ile çözülür ve diplomaside de mottolar ya da sloganların yerini diyalog ve çözüm formülleri alır.
İki ülkenin bu konuda ortak bir yol bulması zor değil. Yeter ki iki ülkenin adalet sistemleri üzerlerine düşen görevleri layıkıyla yerine getirsin. Örneğin, ABD’nin Türk vatandaşlarına yönelik yargılamalardaki tavrı ile Türkiye’nin FETÖ ile mücadelesinden esirgediği adli destek çok önemli bir sorun. Türkiye’deki Amerikalılarla ilgili yargılama süreçlerinin “misilleme” gibi algılanması daha da büyük bir sorun.
Yargı sistemimiz ABD’nin tavrına bakmaksızın, papaz Brunson konusunda hem Türk milletini hem Amerikan toplumunu ikna edici, somut delillere dayanan, vicdanları rahatlatan evrensel hukuka uygun bir karar verdiğinde misilleme arayışında olmadığı anlaşılacak ve diplomatik sorun da kökünden çözülecektir.