RIFAT DOĞAN
İstanbul’da bir mağazada deneme kabininde aldığı eteği giyen kadının fotoğraflarını çektiği için ‘cinsel taciz’ suçlamasıyla yargılanan mağazanın güvenlik görevlisi, mahkemede kendisini “Ben dindar bir insanım” diye savundu. Mahkeme delil yetersizliği nedeniyle şüphelinin beraatine karar verdi.
Mağdur kadın Ö.Ç. iki yıl önce 8 Eylül’de Taksim’de bir mağazaya girdi ve aldığı eteği deneme kabininde giymek istedi. Kabindeyken birinin alttan kendisini cep telefonuyla fotoğraflarını çektiğini gördü. Kadının kendisini fark etmesi üzerine hızla aşağı kata doğru kaçan kişinin mağazada güvenlik görevlisi olarak çalışan Ş.B. olduğu anlaşıldı. Burada Büyükköse ile Ö.Ç ve arkadaşları arasında tartışma yaşandı ve kadının polis çağırmasıyla Ş.B. Taksim Polis Karakolu’na götürüldü.
Cep telefonunu kaybetmiş!
Ş.B. “Aşağıda bir çığlık duydum” diye ifade verirken, polis savcı talimatıyla özel güvenlik görevlisini bıraktı. Mağdur Ö.Ç.’nin avukatı Onur Güneş, başlatılan soruşturma sırasında dosyada mağazanın güvenlik kamerası kayıtlarının olmadığını fark edip savcılığa yazı yazarak bunları talep etti, savcılık bunun üzerine görüntüleri ve tacizci Büyükköse’nin cep telefonununa el konulmasını talep etti. Karakol ise savcılığa Ş.B.’yi aradıklarını ancak Ş.B.’nin telefonunu kaybettiğini belirten bir yanıt geldiğini iletti.
Karakoldaki ifadesini değiştirerek mahkemeye bir cep telefonu sundu
Soruşturma bu eksikliklere rağmen tamamlanırken Ş.B. hakkında ‘cinsel taciz’ suçlamasıyla İstanbul 45. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Ş.B. bu kez karakolda verdiği ifadeyi değiştirerek “Aşağıda çığlık duymadım, çıkış kapısındaki alarm sesine koştum, polis tutanağı okumama izin vermeden imzalattı” diye konuştu. Ayrıca cep telefonunu kaybettiğine dair tutanağa ilişkin de “Polis beni aramadı, niçin böyle bir tutanak tutuklarını anlamadım, telefonum buradadır mahkemeye sunabilirim” diye beyanda bulunarak cep telefonunu mahkemeye sundu.
Kendisini ‘Ben dindar bir insanım’ diye savundu
Mahkeme bir yıl geçmesine rağmen bilirkişi göndermezken, Ş.B. savunmasında bu kez “Ben dindar bir insanım, benim de kızlarım var, mağdur sürekli cinsel taciz ve tecavüz vakıalarıyla ilgili haberler paylaşıyor” dedi. Mağdur Ö.Ç.’yi bir siyasi partiyle ilgili yaptığı twitter paylaşımlarını da sunarak mahkemeyi etkilemeye çalışan Ş.B.’nin bu çabası mağdur avukatının talebi üzerine sonuçsuz kaldı ve söz konusu paylaşımlar dosyadan çıkarıldı.
Mağaza müdürü de ‘Tacizi görmedim’ dedi
Mahkeme sanık Ş.B.’nin talebi üzerine mağazanın müdürü Mehmet Sevinç’i tanık olarak dinlendi. Sevinç de mağazada bir hareketlilik olduğunu ancak tacize şahit olmadığını belirtti. Mağdur kadının arkadaşları da tanık sıfatıyla ifade verirken, mahkeme bir kez daha mağazadan kamera görüntülerini talep etti ancak mağaza yönetimi olumsuz yanıt vererek görüntüleri polise verdiklerini belirtti.
Delil yetersizliğinden beraat
Aavukat Onur Güneş mağdurun bütün aşamalardaki tutarlı beyanları, sanığın çelişkili beyanları, mağdurun sanığa iftira atmak için bir sebebinin olmadığı, tarafların birbirlerini tanımadıkları, tutarlı tanık anlatımlarının olduğu durumlarda Yargıtay’ın ceza verilmesine ilişkin görüş belirttiği emsal birçok kararı dosyaya sundu. Ancak İstanbul 45. Asliye Ceza Mahkemesi cinsel taciz suçlamasıyla yargılanan Ş.B. hakkında delil yetersizliğinden beraat kararı verdi.