1. McKinsey ile çalışmak demek, IMF’ye gitmeye gönül indirilemediği için IMF’nin “yol arkadaşı” denebilecek bir şirketin kapısını çalmaya, küresel sermayenin sizi mecbur etmesi demek (IMF’ye az kalsın borç vereceğini söylerken üç‑beş ay sonra kapısına gitmenin “gurur” sorunu olduğu açık.)
2. McKinsey ile çalışmak demek, ekonomi yönetiminin ABD merkezli bir danışmanlık şirketine emanet edilmesi ve bu iş için şirkete, milli bütçeden yüklü bir ücret ödenmesi için sözleşme/taahhütname imzalanması demek.
3. McKinsey ile çalışmak, bu sözleşme/taahhütname uyarınca, bir ABD şirketinin güzelim ülkemizin ekonomisini, bütçesini yılda dört kez denetlemesi ve raporlaması demek (Bunu görmek için resmi YEP sunumunda “İnisiyatiflerin performans göstergeleri takip edilir ve raporlanır” cümlesi ile Albayrak’ın “Her çeyrekte kontrol edecek” cümlesiyle yanyana okumak yeterli.)
TBMM (yani halk) adına bütçe denetimini yapan köklü anayasal kurum Sayıştay dururken, Maliye’nin köklü denetim kurullarında yetişmiş “yerli ve milli” personeli dururken, ülke ekonomisini bir ABD şirketine emanet etmenin sonuçlarını birlikte izleyeceğiz.