Türkiye’yi yöneten siyasal İslamcı heyetin “dış güçler”, “antiemperyalizm” palavraları buraya kadar…
Parti kongrelerini “Davamız, davamız” nidasıyla müsamereye çevirenler şimdi Suriye’yi NATO şemsiyesi altında bombalatma hesabında. Bundan Suriye’nin kuzeyinde şeriat için savaşan “ideolojik kardeşleri” faydalanacak sanırlar.
Hesapları ABD/NATO eliyle Halep’in fethi…
Şam’daki Emevi camiinde namaz kılamadılar, müsamerelerinde bu kez “Osmanlı yadigârı Halep’i aldık” diye inletecekler salonu. Şimdiden medyalarında “Halep 82. Vilayet” başlıkları atılması bundan.
Bu uğurda paylarına düşeni kapma gayretiyle İncirlik son kartını oynadılar.
NATO ve Körfez ülkelerine de “gelin” çağrısı eşliğinde, yabancı güçlerin memlekete konuşlanması için pazarlığı ABD ile yapıyorlar. Elbette ortada binbir soru işareti var.
Suriye’de ABD, Rusya, İran ve Suudi Arabistan’ın hesapları etrafında bir geçiş süreci şekillendirilirken “emperyalist” bellediklerine komşu ülkeyi böldürenlerin, yarın kendilerini kimin, nasıl böldürdüğünü gördüğünde ne diyeceklerini biliyoruz: “Kandırıldık!”.
ABD’nin artık Ortadoğu’da hiçbir ülkeyi işgaline gerek yok. Siyasal İslamcılar sayesinde lime lime ediliyor.
O vakit “yaşasın antiemperyalist ümmetçiler”…