(…) ekonomide yeni bir dönemin başladığını, devletin, sermayenin, girişimcinin bu yeni dönemdeki işlevlerinin yeniden tanımlandığını hatta bütün olarak bu kavramların tanım ve içerik olarak köklü değişikliklere gittiğini çok sık hatırlamamız gerekiyor.
Artık şu kaçınılmaz gerçekle karşı karşıyayız; bu dönemde devlet-ekonomi-küreselleşme meselelerini yeniden konuşmalıyız.
Türkiye’de ekonomi ve devlet ilişkisini yeniden tanımlıyor/tanımlamalıdır. “Devlet ekonomide olmaz, her şeyi özel sektör yapar” ezberi bugün artık eskimiş bir tekrar değildir, aynı zamanda, günü okuyamayan üst düzeyde bir cahilliktir de…
Bugün Cumhurbaşkanımızın ısrarla dile getirdiği tekelci yüksek faizin ve buna bağlı, başta enflasyon ve işsizlik olmak üzere, ekonomik sorunların kaynağı da banka sisteminin ve sanayinin doğru, piyasa yanlısı kamusal düzenlemelerden uzak olmasıdır.
Sonuç olarak, tam bugün yerli ve milli diyorsak bunu popülist bir yaklaşımla, laf olsun diye söylemiyoruz. Bu yaklaşım, günün koşullarına ve yaşadığımız zamanın ruhuna uygun, gerçekçi bir çıkıştır.