Türkiye, ilk devre boyunca pas/temkin oyunuyla tempoyu düşürüp maçı ikinci devreye taşımayı hedeflemiş görünüyordu.
Cengiz Ünder’le birlikte saha içi düzen, haliyle de maçın rengi değişti. Yoksa mesele, yetenekli/daha az yetenekli oyuncu değişiminde değildi. Böylece oyun ikili mücadele çekişmesinden çıktı ve Türkiye enine genişlettiği oyunda akışkanlığı sağlayıp golü de buldu. Öyle şeyler yaptık ki, Rusya biri hariç tüm ön oyuncularını değiştirmek zorunda kaldı. Futbol bir saha içi mühendisliği oyunu yoksa bize ezberletilmeye çalışıldığı gibi motivasyon/konsantrasyon oyunu değil.