
Az önce çöpe attığınız plastik su şişesi çok yakında Büyük Okyanus’taki birçok canlının doğal yaşam alanına zarar verecek ve hava sıcaklıklarının artmasına sebep olacak. Acı ama çok gerçek!

Sürdürülebilir bir yaşamın en önemli gerekliliklerinden birinin plastik kullanımının azaltılması hatta tamamen durdurulması olduğu konusunu sık sık duyuyoruz. Ancak kalıplaşmış alışkanlıklarımızın peşimizi bırakması da çok kolay değil.
Keşfedildiğinde dayanıklılığı nedeniyle yepyeni bir buluş olarak dikkat çeken plastik, doğada çözünememesi nedeniyle şu anda insanlığın geleceğini belki de her şeyden çok tehdit ediyor. Her yıl 14.9 milyon ton plastik okyanuslara atılıyor ve tüm ekosistem üzerinde ciddi tahribata yol açıyor. Hatta öyle ki yapılan araştırmalar, 2050 yılına gelindiğinde okyanuslardaki plastik miktarının balıklardan daha fazla olacağını öngörüyor.
Tehlike sadece balıkların yok olması değil tüm ekosistemin kademeli olarak çökmesi!
Plastik atıklar, sadece besin zincirini tehlikeye atmıyor, atıkların yarattığı en büyük problemlerden biri de deniz suyu seviyesinin ve su sıcaklığının yükselmesine neden olması. Çünkü, Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) ve çeşitli çevre kuruluşlarının çalışmalarından derlenen bilgilere göre okyanuslar, dünyada yaşamın devamlılığı için gereken oksijenin yüzde 50 ila 80’ini üretiyor ve atmosfere göre 50 kat fazla karbondioksiti yutuyor.
Dünyanın yaklaşık yüzde 70’ini kaplayan okyanuslar, ısıyı ekvatordan kutuplara taşıyarak iklim ve hava modellerini düzenliyor ve küresel ısınmadan kaynaklanan sıcaklıkların yüzde 93’ünü hapsediyor. Basit bir hesapla eğer 1955 ile 2010 arasında okyanusların hapsettiği sıcaklığı atmosfer hapsetseydi, bugün 1,1 – 1,3 arasında artan sıcaklık 36 santigrat derece artmış olacaktı. Yani insanlık olarak bu gezegen üzerinde yaşamıyor olacaktık.
Tam da bu nedenlerle Birleşmiş Milletler, 2008 yılında aldığı kararla okyanusların önemine dikkat çekmek ve sürdürülebilir kaynak kullanımını teşvik etmek amacıyla 8 Haziran’ı ‘Dünya Okyanus Günü’ ilan etti. Çünkü sınırlandıramadığımız üretim, tüketim alışkanlıklarımız ve insan kaynaklı çevre kirliliği okyanuslardaki yaşamı ciddi anlamda tehdit ediyor.
Küresel ısınmayı gıda problemleri izliyor
Bugün tüketim amaçlı yakalanan her 3 balıktan birinde mikro plastiğe rastlanıyor. Bu da demek oluyor ki besin zincirinin en altındaki canlıdan en üst halkalarındaki canlılara kadar herkes bu plastiği bir şekilde tüketiyor. Bilim insanları yeni doğan bebeklerin kan örneklerinde bile rastlanan plastikten dolayı insanlığın ve doğanın sağlığı üzerine endişelerini her geçen gün daha sık dile getiriyor.
Plastikten kaynaklı gıda sorunları sadece bundan ibaret değil!
Bilim insanları, iklim krizinin sebep olduğu deniz seviyesi yükselmelerinin bir sonucu olarak ciddi gıda problemleri yaşanacağı konusunda da uyarıyor. Artan su sıcaklıkları sonucunda yaşanan genleşme, deniz seviyelerinin yükselmesine neden oluyor. Günümüzde milimetreler bazında gerçekleşen bu yükselmenin, tahminlerden daha kısa bir sürede santimetrelere ulaşacağı ve deniz seviyesinde olan birçok tarım alanının kullanılamaz hale gelmesi sonucunda ciddi gıda krizleri yaşanacağı öngörülüyor.
Türk bilim insanlarının yaptığı araştırmalara göre bu durum, ülkemizdeki Söke Ovası, Çarşamba Ovası gibi deniz seviyesine oldukça yakın ve ülkemizin gıda üretiminin ana damarları olan bölgelerin sular altında kalacağını ortaya koyuyor.
Dünyadan başka bir örneğe bakarsak, önemli bir kısmı deniz seviyesinden 0 ila 2 metre yükseklikte olan Bangladeş gibi ülkeler de su seviyesindeki bu yükselişten ciddi anlamda etkileniyor. Dünyanın en fazla nüfusuna sahip ülkelerinden biri olan Bangladeş’in sular altında kalması; kıtlık ve göç dalgası gibi tüm ülkeleri etkileyecek birçok problemi de beraberinde getireceği gerçeğini bize hatırlatıyor.
Peki plastik kullanımını durdurmak için hangi sürdürülebilir kararları alabiliriz?
* Her gün 8 milyon parça okyanuslara ulaşırken bunların 1 milyonunu plastik poşetler oluşturuyor. Bu nedenle poşetler, şişeler, çatal bıçaklar, pipetler, bardaklar gibi tek kullanımlık plastik ürünlerden kaçının ve bunun yerine kumaş alışveriş torbaları, cam saklama kapları, cam pipetler, çelik su şişeleri gibi sürdürülebilir tercihler yapın.
* Ambalajlı ürünler, gereksiz plastik atıkların ana kaynaklarından biri. Bu nedenle ambalajsız ya da daha az ambalajlı ürünleri seçmeye gayret gösterin.
* Ofiste, dışarda plastik pipet, karıştırıcı, bardak tabak kullanmak yerine çelik pipetler ve karıştırıcılar, cam, seramik ve bambudan yapılmış bardak ve tabaklara yönelin.
* Plastik atıklarınızı mutlaka geri dönüşüm kutularına atın.
* Deterjan, gıda maddeleri gibi ürünler satın alırken dönüştürülebilir plastik kullanan markaları tercih edin.
* Çevrenizdeki insanları bu konuda bilgilendirin. Farkındalığı artırmak için konu hakkında bilgi edinin, bu
konuda çalışmalar yapan şirketlerin programlarına katılın. Atacağınız en ufak adımın bile geleceğimiz için,
sürdürülebilir bir yaşam için nasıl fark yaratabileceğini unutmayın.