(…) bir yayın kuruluşu başına ‘sansürcü’ ibaresi konularak dünya gündemine sokuluyorsa faciadır. Medya özgürlüğü adına düşebileceğimiz daha dip var mı?
Digiturk’ün girişimi hukuk açısından skandal. Savcı özel ya da tüzel bir kişilik için tedbir kararı uygulayamaz. Kendini mahkeme yerine koyarak ceza kesemez. Israrla ‘yasal’ dediğiniz uygulamanın dayandığı kanunu yazın diye sorduk. Tabii ki ses yok; zira böyle bir yasa yok.
Hukuksuz talebi uygulayan Digiturk, açıkça suç işliyor. Platformla televizyonlar arasında ticaret hukuku geçerlidir. Söz konusu şirketlere karşı oluşan ticari mağduriyetin karşılığını öderler. Yalnız meseleyi sadece bundan ibaret gördüğümüzde yanılırız.
Digiturk, üye her vatandaşın hangi haberi, sinemayı ve hatta çizgi filmi izleyeceğine karar vermeye kalkıyor. Skandalın asıl önemli boyutu burada. Televizyonların mağduriyeti dahi bunun yanında basit kalıyor. Bireysel özgürlüklerin tehdit altında olduğunun bundan iyi göstergesi olamaz.