• 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT

Boğaziçililerden Erdoğan’a açık mektup: Madem yürek demişsiniz cevap verelim

06/02/2021 13:28

Boğaziçi Dayanışması, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yönelik açık mektup yayınladı.

Fotoğraf: Reuters

Dayanışmanın Twitter adresinde yayınlanan açık mektupta, seçim yapılmaksızın cumhurbaşkanı kararıyla üniversiteye rektör atanması eleştirildi, buna karşı yapılan eylemlerin nedeni ve öğrencilerin talepleri anlatıldı.

Reklam

Mektupta Erdoğan’ın dünkü konuşmasında kullandığı “Yürekleri yetse ‘Cumhurbaşkanı da istifa etmelidir’ diyecekler” ifadesine de karşılık verildi. “Bizi size koşulsuz itaat edenlerle karıştırmayın. Siz padişah değilsiniz, biz de tebaanız değiliz” dendi.

Mektup “Kürsülerden bağırıp tehdit ederek hedef göstererek susturamayacağınızı anlamanız dileğiyle” diye bitirildi.

Boğaziçi Dayanışması’nın açık mektubu şöyle:

Reklam

“Daha önce Melih Bulu’ya ‘Bir Provakatör Üstünde Şiir Denemeleri’ şiiriyle yanıt vermiştik. Konunun asıl sorumlusunun siz olduğunuzu anlayıp yanıt vermeniz sevindirici.

Bugüne kadar bizimle TÜRGEV aracılığıyla el altından görüşmeler talep ettiniz. Şimdi de bizimle basın aracılığıyla tartışmaya çalışıyorsunuz. Biz aracıları sevmiyoruz, doğrudan ve herkese açık bir şekilde konuşmayı tercih ediyoruz. Umarız siz de böyle devam edersiniz.

Önce size eylemlerimizin nedenini ve taleplerimizi hatırlatalım:

Üniversitemize öğrencileri ve öğretim üyelerini hiçe sayarak bir kayyum atadınız. Yaptığınız yasal mı? Evet her fırsatta tekrar ettiğiniz gibi yasal ama meşru değil. Bu atama, toplumda içinde zerre kadar adalet kırıntısı taşıyanı isyan ettirecek bir atama!

Üstüne üstlük, bir cuma günü bir gece yarısı kararıyla daha, hocası, öğrencisi, emekçisi tüm kurumu sindirmek adına fakülteler açıyor, dekanlar atıyorsunuz. Üniversitemizi kendi siyasi militanlarınızla doldurma çabanız, içine düştüğünüz siyasi krizin göstergesidir. Krizinizin mağdur ettikleri günden güne büyüyor!

Biz kendi anayasal haklarımızı toplumun tüm kesimlerinin maruz bırakıldığı haksızlığın farkına varması için kullanıyoruz. Taleplerimiz şunlardır:

Bu süreçte gözaltına alınan, tutuklanan bütün arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın!

LGBTİ+ arkadaşlarımıza ve diğer hedef gösterilen bütün gruplara yönelik itibarsızlaştırma kampanyaları sona ersin!

Başta bu gözaltılara, tutuklamalara ve hedef göstermelere sebebiyet veren Melih Bulu olmak üzere bütün kayyumlar istifa etsin!

Üniversitelerde, üniversitenin bütün bileşenlerinin katıldığı demokratik rektörlük seçimleri yapılsın!

Yürekleri yetiyorsa diye başlayan bir cümle kurmuşsunuz.

Cumhurbaşkanını istifaya çağırmak bir anayasal hak mıdır? EVET!

O halde bir anayasal hakkı kullanmak ne zamandan bir cesaret sorunu oldu?

Bizi size koşulsuz itaat edenlerle karıştırmayın. Siz padişah değilsiniz, biz de tebaanız değiliz.

Ama madem yürek demişsiniz kısaca ona da cevap verelim.

Bizim hiçbir dokunulmazlığımız yok! Sizse 19 senedir bir dokunulmazlık zırhının altında esip gürlüyorsunuz.

İçişleri Bakanı dini hassasiyetleri kaşıyan yalanlar söylüyor. Biz kendimize otosansür uygulamayacağımızı söylüyoruz.

LGBTİ+ arkadaşlarımıza sapkın diyorsunuz, biz LGBTİ+ haklan insan haklarıdır diyoruz.

Parti üyeleriniz Soma’da madencileri tekmeliyor. Biz işçilerin yanında eylemli bir şekilde saf tuttuk, tutacağız.

HDP Genel Başkanını hukuksuz bir şekilde hapishanede tutuyorsunuz. Gazetecileri de sendikacıları da… Bizse gerçekleri korkmadan haykıranlarla biriz, beraberin, tüm kayyumların karşısındayız diyoruz.

Siz Berkin Elvan’ın annesini mitinglerde yuhalatıyorsunuz. Biz Berkin Elvan’ın yanındayız diyoruz.

Siz ‘Osman Kavala’nın karısı da bu provokatörlerin arasında yer alıyor’ diyerek adını bile anmadan Ayşe Buğra’ya sataşıp hedef gösteriyorsunuz. Bir kadının bahse değer tek özelliğinin onun eşi olduğuna dair cinsiyetçi boş inancı çiğ bir üslupla dile getiriyorsunuz. Biz ise ‘Ayşe Buğra kıymetli bir hocamız, ve bir bilim insanıdır’ diyoruz. ‘Ona yapılmış bir saldırıyı kendimize sayarız’ diyoruz.

(Siz şimdi de bu mektup için suçluyu övmekten, cumhurbaşkanına hakaretten düzinelerce dava açarsınız, biliyoruz ama doğruyu söylemekten asla vazgeçmeyeceğiz, onu da biliyoruz!)

Kendi atadığınız rektörü okulda tutacak gücünüz olmadığı için, yeni kurulacak fakültelerle, şişirme kadrolarla ayakta tutmaya çalışmak da pek yüreklice bir tutum olmasa gerek. Bu nedenle yürek konusunda söylediklerinizi ciddiye almıyoruz.

Biz farkındayız ki ne Boğaziçi Üniversitesi Türkiye’nin en önemli kurumu ne de Melih Bulu’nun kayyum olarak başımıza gelmesi Türkiye’nin en önemli sorunudur.

İstifanız talebine gelince, biz sizi bu mesele nedeniyle istifaya çağırmayız. NİYE Mİ? Siz istifa edecek olsanız,

Hrant Dink katledildiğinde istifa ederdiniz!

Soma’da 301 madenci katledildiğinde istifa ederdiniz!

Roboski’de 34 Kürt öldürüldüğünde istifa ederdiniz!

Çorlu’daki tren kazasından sonra istifa ederdiniz!

Başta KHK’lar olmak üzere, işsiz bıraktığınız ya da iş bulamayan binlerce yurttaşın geçim derdini görüp istifa ederdiniz!

O zaman halkı yoksulluğa mahkum eden ekonomi politikalarınız içinden çıkılmaz hale gelince damadınızı kurban etmek yerine sorumluluğu üstlenirdiniz.

Örnekler çoğaltılabilir fakat siz hiç istifa etmediniz.

Sizin tabirinizle yürekli olmak yerine safça kandırılan olarak görünmeyi tercih ettiniz.

Şimdi sizi niye istifaya çağıralım?

Biz Melih Bulu o koltukta oturduğu sürece protestomuzu boyutlandırarak sürdüreceğiz.

Bu konuda gerekeni yapıp yapmamak ise sizin bileceğiniz iştir.

Biz demokratik hak ve özgürlükleri gasp edilenlerin yanındayız!

Bu topraklarda ezilenleri meydanlardan, kürsülerden bağırıp tehdit ederek hedef göstererek susturamayacağınızı anlamanız dileğiyle.”

Filed Under: Aktüel

SON HABERLER

9 soruda: En iyi aşı hangisi?

Bilim insanları adeta bir yarış halinde Covid-19’a karşı aşı geliştirmeye çalışırken, uzmanların tek dileği birden çok firmanın istenen sonuca ulaşmasıydı. Ne kadar çok çeşit aşı üretilirse o kadar çok insanın bundan faydalanacağı düşünüldü ama şimdi farklı koruma oranları, doz aralıkları ve etkinlik yöntemleriyle kafamız biraz karıştı. Acaba en iyi aşı hangisi?

128 milyar doların akıbeti

Kafa karışıklıklarını giderelim, yarattığı sorunlara değinelim ve iktidar kanadının bu konudaki gerginliğinin nedenlerini ifade edelim.

Akşam Postası / 14 Nisan 2021

Bugün neler oldu, Türkiye neleri konuştu? Güne damga vuran gelişmeleri, her akşam 6’da Diken’den başlık başlık öğrenin.

Google’a 296 milyon lira ceza!

Rekabet Kurulu, Google Reklamcılık ve Pazarlama, Google International, Google LLC, Google Ireland ve Alphabet’e 296 milyon lira para cezası verdi

Kılıçdaroğlu dahil: 10 vekilin daha fezlekesi Meclis’te

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da aralarında bulunduğu 10 milletvekiline ait dokunulmazlık dosyaları, TBMM Başkanlığı’na sunuldu.

Fahrettin Altun da sansürden şikayetçi!
Profesör Akdeniz: Boğaziçi’ndeki iki yeni fakülte ‘Truva atı’ görevi görecek

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1261 gündür tutuklu

AGORA

128 milyar doların akıbeti

M. Murat Kubilay

Delik kap su tutar mı?

Azime Acar

S-400’den Montrö tartışmalarına

Bahadır Kaynak

Muhafazakarlar ve Batı: Nereden nereye?

İhsan Dağı

Çok kıskandım

Mehmet Aksel

GÜNÜN 11’İ

Dilek Güngör: Madem yasa vardı, Hakan Atilla yargılamasından önce neden talepte bulunmadık?

Murat Muratoğlu: Cücük lobisi iş başında

Ahmet Takan: İYİ Parti’nin başına çok büyük çoraplar örülmeye çalışılacak

Abdulkadir Selvi: Emekli amirallerin sorgusu ilginç bilgilere ulaşmamızı sağladı

Abbas Güçlü: 12’ler okula uçarak mı gelecek, toplu taşıma olmayınca?

Kamuran Kızlak: Kanal İstanbul güzergahında arazi kapatan açıkgözleri oyalamaya çalışıyorlar

Mine Söğüt: Patates soğan, güle güle Erdoğan!

Nagehan Alçı: Her yer bir anda açıldığı için fatura hepsine birden çıktı

Atılım Murat: Büyük filozofların savunduğu diyalektik süreci mi yaşıyoruz?

İhsan Çaralan: Hak arayan işçilere karşı patronların elinde silaha dönüşen Kod 29

Mehmet Ocaktan: Uzaylılar iktidarın icraatlarını engellemeye başlamış bile

Orhan Pamuk kayıtsız kalamadı: Kitabımda Atatürk’e hiçbir saygısızlık yok

Bu bir utanç yazısı

İKSV’ye ‘Bu bienalin farkı ne’ diye sorduk, ‘Dikkat, her an karşınıza çıkabilir’ dediler!

Da Vinci’nin Salvator Mundi tablosu, NFT versiyonuyla yeni rekor peşinde

İzmirli şarkıcı 100 yaşında: Bir kez daha Adieu Dario!

Örümcek ağlarının sesi çıkarıldı

Telefonunuz ıslanırsa ne yapmalı? (İpucu: Boşuna pirince yatırmayın)

Giresun-Keçiören maçının 10’uncu dakikasında futbolcular iftar yaptı

NASA yarışmasını Van Gölü fotoğrafı kazandı

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • Email
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi