• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Aykut Cömert'e doğum günü hediyesi

17/02/2020 15:22

GÜLBEN ÇAPAN

gulbencapan@diken.com.tr

@istanbulartsnob

“Sanatçının ölümünün sadece bedenen olduğunu düşünüyorum. Onun ruhu eserlerinde, ürettiği işlerde ve gerçekten de onlar bedenen artık burada olmasalar bile eserleriyle yaşamaya devam ediyorlar” diyen Galeri Siyah Beyaz Direktörü Sera Sade, 2019’da hayatını kaybeden yakın arkadaşı ve sanatçısı Aykut Cömert için hazırladıkları projeyi anlattı:

“Hikayeler Aykut’un hem yakın arkadaşları olan hem de yaptığı işleri beğendiği beş yönetmen tarafından gönüllü olarak büyük bir özveriyle çekildi. Serginin adının ‘Hediye’ olmasının nedeni ise bu sergi bizim hepimizin Aykut’a doğum günü hediyemiz. Doğum gününde onun hayatını, onunla yaşadıklarımızı paylaştıklarımızı kutladık. Yönetmenlerin sorumlulukları daha fazlaydı aslında. Başka bir sanatçının yazdığı birer hikaye çektiler ve bunu yaparken onunla görüşme, ona soru sorma şansları da yoktu. Kafalarında, ‘Aykut nasıl isterdi, nasıl olmalı’ diye sorular vardı. Kethüda Hamamı kendi başına çok etkili bir mekan. Açılış Beşiktaş Belediyesi ve Magnum sponsorluğunda gerçekleşti. Aykut, hep bir hamamda sergi açmak istiyordu, hatta geçen sene nisan ayında proje dosyası hazırlamıştık. Aykut iyileşince bu projeyi gerçekleştirecektik. Açılışta ailesi, sanatçı arkadaşları, dostları ve hiç onu tanımayanlar bile bizimleydi. Çok duygusal bir gündü. Başka hangi kelimeyle bunu anlatabilirim bilmiyorum ama hep içimden sanki şu kapının oradan çıkıp yanımıza gelecekmiş gibi hissettim.”


Sade, sanatçının vefatından sonraki ilk doğum gününe denk getirdiği bu projeyle Cömert’in henüz çekilmemiş senaryolarını beş farklı yönetmenle çalışıp dostlarından destek alarak hazırlanan sergiyle kutluyor. Ali Bilgin, Ali Yorgancıoğlu, Hilal Saral, Murathan Özbek ve Pelin Kaçar’ın çektiği video çalışmasından oluşan sunulan bugün sona erecek serginin açılışı Kethuda Hamamı’nda yapıldı.

Cömert, 1982’de Ankara’da doğdu, İletişim Fakültesi Radyo, TV ve Sinema bölümünden mezun oldu. Üniversite yıllarında kısa filmler çekti, fotoğraf ve videolarıyla çeşitli karma sergilerde yer aldı. Özellikle de 2009’da Türkiye’de hazin bir şekilde öldürülen, İtalyan sanatçı ve aktivist Pippa Bacca anısına çekilen videonun yönetmenliğini yapmasıyla dikkat çekti.

Aralarında New York Film Akademisi’nin de bulunduğu yurt içi ve yurt dışında birçok sinema ve video workshoplarına katıldı. 2011’de Avrupa’da yaşayan Türk gençlerinin Türkiye’deki kültür ve tarih buluşmasını konu alan iki uzun metraj belgeselin yönetmenliğini yaptı. Mardin Film Festivali ve Uluslararası Boğaziçi Film Festivali gibi etkinliklerde izleyiciye video, belgesel ve atölye çalışmaları yaptı.

Çalışmalarında beden, cinsiyet, kimlik çatışması, kültür, güzellik miti ve kusursuzluk gibi konular üzerine düşünen Cömert’in, Tophane‐i Amire, Sumahan ve Cannes’da sergilediği işler bu konular üzerineydi.

Contemporary Istanbul’da Galeri Siyah Beyaz standında her yıl görmeye alışık olduğumuz işleri 2019 yılında Galeri Siyah Beyaz 35. Yıl Grup Sergisi’nde yerini aldı. ’35×35′e ‘Söz Uçar, Hasar Kalır’ adlı videosuyla, aynı yıl ‘Bebek’, ‘Kefen’ ve ‘Çarşaf’ adlı çalışmaları Uluslararası Art3f Paris Fuarı’nda sergilendi.

Sade, sergide yer alan ‘Tabak’ adlı videoyu (üstte) şöyle anlattı: “Ali Yorgancıoğlu’nun ‘Tabak’ videosunda masada oturanlar Aykut’un yakın arkadaşlarından oluşuyordu o videoda ben de yer alıyorum. Momo Bebeköy’de çektik videoyu. Hikayeyi diğer videolarda da olduğu gibi Aykut’un defterinde bulduk. En sevmediği şeylerden biri masada sesli ve kötü yemek yenmesiydi, o da bu şekilde bir hikaye yazmış. Yemeği hazırlayan Aykut, arkadaşlarına servis yapıyor ve en sonunda masanın başına geçip herkesi tepkisiz bir şekilde izliyor. Defterinde ‘Aykut Cömert filmin sonuna kadar arkadan görünür’ yazıyor. Ali Yorgancıoğlu’nun açılışta yaptığı konuşmada söylediği bir şey çok hoşuma gitti, ‘Aykut’un yakınlarına yaptığı bir şaka’ gibi aslında. O masadaki insanların bu şekilde rahatsız ederek yemek yemelerini bir tek Aykut sebep olabilirdi çünkü.”

Cömert ile üniversite yıllarında başlayan okul arkadaşlıklarının nasıl profesyonel yaşama taşındığını oradan da farklı iki zamanda hayat olarak devam ettiğini belirten Sade şöyle devam ediyor: “Aykut’la Bilkent Üniversitesi’nden tanışıyorduk. Mezun olduktan sonra Aykut İstanbul’a taşındı ben Londra’ya. 2014’te yeniden Siyah Beyaz’da bir akşam bir araya geldik. Orada neler yaptığını anlatırken bir galeriyle çalışmak istediğinden bahsetti ve, ‘Neden beraber çalışmıyoruz ki’ dedi. O gün ilk sergi tarihimize karar vermiştik. Sonra fuarlar, sergiler sırayla geldi. Hem yaptığı işleri beğendiğim hem de çok sevdiğim bir dostumla çalışmak gerçekten çok ayrı bir duyguydu. Ve bu şansı yakaladığımız için kendimi çok şanslı hissediyorum.”

Kategori:Sanat

SON HABERLER

Rusya, Uluslararası Af Örgütü'nü 'istenmeyen kuruluş' ilan etti

Rusya başsavcılığı, Uluslararası Af Örgütü’nü (Amnesty International) ‘istenmeyen kuruluş’ ilan etti.

İstanbul'da çocuk parkında silahlı saldırı: Bir ölü, üç yaralı

İstanbul’un Gaziosmanpaşa ilçesinde, çocuk parkında yüzleri maskeli iki şüpheli silahlı saldırı yaptı. Bir kişi öldü, parkta oynayan çocuğun da aralarında bulunduğu üç kişi yaralandı.

14 ile gök gürültülü yağış uyarısı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) 14 il için gök gürültülü yağış uyarısı yaptı.

KKTC, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının konut alma hakkını artırdı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Hükümeti, kararname çıkararak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının konut alma haklarını artırdı.

İBB soruşturmasında bir gözaltı daha

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) odaklı yolsuzluk soruşturmasında tutuklanan Fatih Keleş’in kardeşi Zafer Keleş gözaltına alındı.

Aşk en büyük devrimdir!
Altın Portakal'da yerli yapımlara ilk gösterim koşulu getirildi

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 757 gündür hapiste

YAZARLAR

Elinden çıkanı kulağın duysun

Mustafa Dağıstanlı

Ali Özgentürk için: Böyle mi olmalıydı!

Ayhan Tinin

Çocuk, sınırsızlıkta değil, sınırda büyür

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Yazalım da ne yazalım nasıl yazalım!

Murat Sevinç

Senyör Amicis'in gazına geldim 

Behzat Şahin

Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ın 'özenli' açıklamaları üzerine…

Murat Sevinç

Yeşil zeytini neden yemedin Sait?

Ayhan Tinin

GÜNÜN 11’İ

Şükrü Hatun: Sokaklarda şişmanlık taramasının iyi bir fikir olmadığını düşünüyorum

Aziz Çelik: Genç istihdamı ve genç işsizliğine ilişkin tablo giderek vahim bir hâl almaya başlıyor

İpek Özbey: Ülkenin geleceğinin emanet edildiği gençler hangi sorunlarla mücadele ediyor?

Müjdat Gezen: Sakın bu şarkıyı yasaklamasınlar?

Orhan Bursalı: Yaşasın 19 Mayıs, yaşasın gençlik

İbrahim Kahveci: Görüntüde büyüyoruz ama gerçekte fakirleşiyor

Abdulkadir Selvi: 'Bir oy CHP'ye, bir oy HDP'ye' derken PKK'nın Lozan'la ilgili değerlendirmelerinden haberiniz yok muydu?

Murat Muratoğlu: Türkiye'de enflasyonun asıl dümeni siyaset rüzgarıyla döner

Deniz Zeyrek: 500 milyon liralık bu kamu zararının hesabı sorulmayacak mı?

Saygı Öztürk: 'PKK'nın silah bırakması' tartışmaları

Erdal Sağlam: 19 Mart krizinin ekonomide yarattığı tahribatın etkisi devam ediyor

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×