Yunanistan’da radikal solcu Syriza geçen pazar yapılan seçimi kazandı. Tek başına iktidara gelememekle beraber en büyük parti oldu. Partinin son beş yıllık başarı grafiği dikkat çekici. Bu sürede Syriza oylarını katlamış. Demokrasi açısından tebrik edilmeyi hak ediyor. Bu başarının altında yatan faktörler elbette daha ayrıntılı olarak incelenmeli. Ayrıca, Syriza’nın bizdeki solcular gibi darbe peşinde koşmak yerine demokratik mekanizmaları ve süreçleri benimsemesi de takdire şayan. Bilmem bizimkiler utanır ve ders alır mı? Gezi’den 17-25 Aralık’a darbe severlik yapmak ve darbe tehditlerinde bulunmak yerine demokratik siyasete yönelir mi? Vallahi ben Türkiye solundan, Kürt’ü olsun Türk’ü olsun, hiç umutlu değilim.
Syriza seçimi önde bitirip kurulan koalisyon hükümetinin büyük ortağı olunca, bizdeki solcular pek heyecanlandı. Partinin Yunanistan’ı tepeden tırnağa değiştireceğini ve halkı perişan eden ekonomik krizi hemen çözeceğini zannediyorlar. Syriza’nın vaatleri çok. Asgari ücreti yükseltecek, Yunanistan’ın dış borçlarını ödemeyecek, emekli maaşlarını artıracak, ulaşımı bedava yapacakmış. Bankaları ve hastaneleri devletleştirecekmiş. Zenginlerden daha çok vergi alacak ve fakirlere dağıtacakmış. Şimdiden söyleyeyim; Syriza bunların hemen hemen hiçbirini yapamaz. Yapmaya teşebbüs ederse, Yunanistan’ı iyice batırır.