7 TİP’li gencin katledilmesinden yıllardır aranan Çatlı’nın, devletin gayri resmi eylem gruplarının elemanı olarak olduğu ortaya çıkınca Çiller, “devlet adına kurşun atan kurşun yiyen de şereflidir…” diyebilmişti. Bu sözler en Çatlı’nın eylemleri kadar vahimdi, şiddetin gayri meşruluğun, meşrulaştırıyordu.
Tekrarlanıyor, üstelik daha vahim biçimde…
Bir süre önce HDP’nin İl binasını basan kişi temizlikçi bir genç kadını öldürdü. Cesedin fotoğrafını “leş 1” diyerek yayınladı, bu işi PKK’ya öfke duyduğu yaptığını söyledi. Siyasi parti liderleri olayı kınadılar, MHP lideri Bahçeli’de kınadı.
Ama sonra kendisinin tutamadı şunları söyledi:
“Öldürülen Deniz Poyraz’ın kim olduğunu ben size söyleyeyim, PKK’nın kırsal katılım sorumlusu, şehirden dağa çıkmak isteyen PKK sempatizanlarını terör kamplarına sevk eden halkanın içinde yer alan milis işbirlikçidir. Milis işbirlikçi, köy, kasaba ve şehirlerde yalnız ve sahipsiz görülen kişileri terör örgütüne devşirmek için çalışan, örgütün hain eylemlerine yardım ve yataklık yapan terörist demektir…”
Bu cümlelerini kurulabilmesi, ağızdan çıkması inanılır gibi değil gerçekten…