CHP lideri siyasi gündemi sarsan etkili bir çıkış yaptı.
“Siyaset kurumunun 35-40 yıldır çözmediği bir Kürt meselesi var. Kürt sorununu çözmek için meşru bir organa ihtiyacımız var. Devlet dediğiniz kurum gayrimeşru bir organla muhatap olmaz … İmralı meşru bir organ değil. Meşru organ kimdir? HDP’yi meşru organ olarak görebiliriz. Halkın desteği var, parlamentoya gelmiş, dolayısıyla parlamentonun içinde bulunuyor, görevini yapıyor” diyordu
CHP’nin bir gerekliliği ve alternatifi dile getirmesi, muhalif siyaseti hareketlendirebilir, muhalefetin seçimleri kazanması halinde, kendiliğinden geleceğe dair bir ufuk ve umut oluşturur.
CHP’nin muhatap ve yöntem tarifi konusunda geldiği bu (en ileri) noktada durup durmayacağını, devamının getirip getirmeyeceğini elbette zaman gösterecektir.
Söz simgeseldir, ama önemlidir.
Unutmamak gerekir ki, siyasi sayfalar böyle açılır, eşikler böyle geçilir.