2007 sonrası, Hrant’ın öldürülmesiyle gelen büyük toplumsal tepki, 2008’de 30.000 insanın imza attığı Ermenilerden Özür Diliyoruz kampanyası, aynı yıl Ermenistan’la yapılan görüşmeler ülkedeki umudun, demokrasi ikliminin ana unsurunu oluşturmuştu.
Sonra ipler tekrar koptu…
Ermeni sorunu, 1915’e televizyon ekranları, gazete sayfaları tekrar kapanmaya başladı. Toplumun konuşmasının yerini, “ben devletim” diyen siyasi iktidarın cerberrut sesi aldı. Muhalefet onu koşturarak izledi. Yaptırımlar, korkular, sansürler birbirini izledi. 24 Nisan günü gözler sadece Beyaz Saray’dan yapıcak açıklamalara kilitlendi.
Velhasıl, tabu geri döndü.
Korku, içe kapanma, baskı geri geldi.
Tüm bunlar son on yılda oldu.
1915 bugünün de aynası…
Bakın bakalım, bugün kaç yazı çıkmış olacak basında, 1915 üzerine?
Bu vesileyle, bugün, tüm Ermenilerin acılarını paylaşıyor, saygıyla selamlıyorum.