RIFAT DOĞAN
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Yıldız Teknik Üniversitesi’yle (YTÜ) ilgili iki yıl önce başlattığı tartışma alevlendi. Okulun bazı bölümlerinin nereye taşındığı hakkında bir bilgilendirme yapılmazken, öğrenciler geçtiğimiz günlerde yaklaşık 500 yüz kişilik forum yaptı.
‘Yıldız Savunması’ ismi verdikleri grupla 31 Mayıs’ta büyük bir şenlik yapmaya hazırlanan öğrenciler Yıldız kimliği ve kültürünün yok edilmesine izin vermeyeceklerini söyledi.
Erdoğan, iki yıl önce katıldığı bir televizyon programında Yıldız Teknik Üniversitesi’nin Yıldız Kampusü ile ilgili “Biz onların çıkmasını istiyoruz. Tamamen çıksınlar ve orası tamamıyla Cumhurbaşkanlığı’na ait bir yer haline gelsin. Ve orayı Cumhurbaşkanlığı İstanbul’da kendisi ayrıca değerlendirsin istiyoruz” demişti.
Bu sözlerin ardından okulun başka bir yere taşınacağı iddiası gündeme gelmiş ancak kısa bir süre sonra gündemden düşmüştü.
Bu yılın başında ise o iddialar tekrar gündeme geldi. Kampusün bazı bölümleri taşınırken, bu tahliyeyle ilgili herhangi bir bilgi verilmedi. Tartışma ve iddialar giderek yoğunlaşınca üniversite öğrencileri büyük bir forum düzenledi. ‘Yıldız Savunması’ ismiyle bir grup oluşturan öğrencilerden Nida Kaya ve Ekin Can Alıcı Diken’in sorularını yanıtladı.
Şu anki süreç nedir tam olarak, okul neden boşaltılıyor?
Mimarlık 3’üncü sınıf öğrencisi Nida Kaya: Şu anki süreç iki yıl önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Yıldız Sarayı’nı bizim kampusle (Yıldız Kampusu) birleştirip bir külliye yapma isteğini belirtmesi ve sonrasında öğrencilerin okulumuzu savunuyoruz” demesiyle başladı. O arada söyleşiler forumlar oldu, hocalarımız gelip bize destek verdi. Daha sonra öğrenciler “Okulumuzu terk etmiyoruz” ismiyle bir eylem yaptı. O gece okulda sabahladık ve bir hafta sonra da Mimarlık Fakültesi önünde bir şenlik düzenlendi. Okul öğrencilerinin de içinde olduğu bir Yıldız Savunması grubu kuruldu. Yıldız Savunması okulda bir eylem ve basın açıklaması yaptı.
Rektörlükte işlemler durdu, dilekçeler kabul edilmiyor
Konu o arada soğudu ve bir daha gündeme gelmedi ve okuldaki öğrencilerin gündeminden de çıkmış oldu. Bu yıl ise okulun taşınıp taşınmayacağı konusunda rektörlüğün doğru düzgün açıklama yapmaması ve öğrenciler ile akademisyenlerin de konuya dair bilgilendirilmemesi nedeniyle sürekli bir dedikodu döndü. Önce rektörlük binası taşındı bu nedenle 15-20 gündür hiçbir idari işlem yapılamıyor. Akademisyenlerin dilekçeleri hiçbir şekilde kabul edilmiyor. Daha sonra Çukur Sarayı dediğimiz kısımla Maket Atölyesi taşındı.
Bölümlerin nereye taşındığıyla ilgili kimsenin bir bilgisi yok
Nereye taşındı?
Şu an boş ve nereye taşındıklarını da bilmiyoruz çünkü Davutpaşa Kampusü’nde taşınabilecekleri bir bina yok. Aslında taşınabilecekleri bir Taşbina var ama bildiğim ve öğrendiğim kadarıyla oradaki Mütercim-tercümanlık ve sanat yönetimi bölümlerine sanat yönetimi dekanı gelip “Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen bir karar var. Burayı boşaltacaksınız” diyor. Bunun üzerine bölüm başkanı “Nereye taşınacağız?” diye soruyor. Dekan ise “Bilmiyorum ama taşınacaksınız” diye karşılık veriyor.
Sonuç olarak ortada hukuksuz işleyen bir süreç var. Akademisyenlere hocalarımıza sorduğumuzda onlar da bilmiyor. Rektörlük de açıklama yapmıyor. İki yıl önce rektörlüğe bir dilekçe verdiğimizde rektör “Anayasada böyle bir şey yok. Ben size bir açıklama yapmak zorunda değilim” demişti. Hatta dilekçe veren öğrencilere başka bir olay gerekçe gösterilerek soruşturma dahi açılmıştı.
İki yıldır çok işlemeyen bu son yaşananlarla birlikte Yıldız Savunması’nı 400-500 kişiyle yaptığımız forumdan sonra tekrar canlandırdık. Bu forumda belli başlı kararla aldık, komisyonlar kurduk. Basın komisyonu, sosyal medya komisyonu gibi. O forumda 31 Mayıs’ta şenlik yapılması kararı da alındı.
Okulun restorasyonuyla ilgili talep cumhurbaşkanlığına iletilmiş
Resmi yazı veya belge hiçbir şey yok mu ortada?
Elektronik Mühendisliği 3’üncü sınıf öğrencisi Ekin Can Alıcı: Ortada öyle bir yaz veya belge yok. Sadece daha önceden kampus içindeki binaların bir kısmının restore edileceğine dair bir bilgilendirme var. Okul genel sekreterinin bize söylediği kadarıyla okulu tahliye kararı olmadan yapılan bir boşaltma süreci var. Okulu boşalttıktan sonra bir evrak alacaklarını söylediler.
Rektörlüğün talebi önce Çukur Sarayı’nın Rektörlük Binası’nın ve Mimarlık Fakültesi’nin arkasındaki köşklerle aşağıdaki H Blokunun önce restorasyona girmesi, kalan kısımlarda eğitimin devam etmesi yönünde. Ama bu talebe ne olumlu ne de olumsuz bir yanıt alınmış durumda.
Bu talepleri kime veya kimlere iletmişler?
E.C.A.: Cumhurbaşkanlığı’na.
Okul yönetimi bu konuda ne düşünüyor?
E.C.A.: Niyet okumanın bir anlamı yok, onlar da buranın kalmasından yana ama bu karara karşı bir direnç oluşturabiliyorlar mı? Gözlemleyebildiğimiz kadarıyla bunu da yapmıyorlar. Bu mesele sadece bu okul yönetimiyle ilgili değil. Bir önceki yönetim “Siz ne yaparsanız yapın burası gidecek” tavrıyla hareket ediyordu.
‘Kurtköy’de Süleymanşah Üniversitesi’ne taşınacağı iddiası da var’
Kurtköy’e taşınması iddiaları da var. Sizin de kulağınıza geldi mi?
N.K: Dikimevi ile konuşulmuş, Mimarlık Fakültesi’nin oraya taşınması konusunda ama fiyat meselesinde anlaşma sağlanamıyor. Kurtköy’de ise Süleyman Şah Üniversitesi var ve boş durumda. Geniş bir arazisi var. Mimarlık Fakültesi’nin oraya taşınabileceği de konuşuluyor.
E.C.A: Başka bir plan daha olduğu söyleniyor. O da şu: Tuzla’da İTÜ arazisi yanında bir okul daha var. Oraya taşınması da söz konusu. Ama bunlar ne kadar gerçek ne kadar değil göreceğiz. Şuan bunların hepsi spekülasyon. Burada bizim tek derdimiz üniversitenin bir kampusunun taşınması ya da bu kampusun merkezi bir yerde olması değil.
Örneğin ben Elektronik Mühendisliği öğrencisiyim ve Davutpaşa Kampusu’nde okuyorum. Burayla neden derdim var? Çünkü buranın en nihayetinde var ettiği bir kimlik var. Burası taşınırsa ‘Yıldız kimliği’ dediğimiz çok uzun yıllardır oluşmuş o kültür ve geleneğin ortadan kaldırılacağını düşünüyoruz. Üniversite sadece bir kampus ya da etrafı dört duvarla sarılı bir bina yapı değil aynı zamanda bir motif. O motif ortadan kaldırılınca üniversite de kalmaz.
‘Bölümler Davutpaşa’ya taşındıktan sonra okulun puanları düştü’
Kampusun başka bir yere taşınmasının sizce ne gibi bir anlamı var?
E.C.A: Bölümler Davutpaşa’ya taşındıkça puanların düşmesi de bunların göstergelerinden biri. Örneğin bundan birkaç yıl önce İktisadi ve İdari Bilimleri Fakültesi’nde 6 bin 500’ncü sıradan öğrenci alınırken şimdi 40 bininci sıradan öğrenci alınıyor. Yani okulun hem puanları hem de kalitesi de düşüyor.
N.K.: Bazı bölümlerin Davutpaşa’ya taşınmasından sonra puanlar düştü ve oradaki öğrenci ile buradaki öğrenci arasında ciddi bir akademik fark oluştu.
E.C.A: Kimi bölümlerde KHK nedeniyle akademisyenlerin ihraç edilmesi yüzünden dersler açılamıyor. Bu durumu tekrar nasıl toparlayacakları da belli değil.
Öyle ya da böyle 1911 yılında kurulan ve bir mirasın devamı olan Türkiye’ye on binlerce mimar ve mühendis yetiştiren Türkiye’nin kalkınma sürecine önemli katkıları olan bir üniversiteden bahsediyoruz. Biz de bu mirası korumanın savunmanın peşindeyiz. Bunun için 31 Mayıs’ta yapacağımız şenliğe herkesi bekliyoruz.