Irak’ın şii bölgelerindeki yataklarda 115 milyar varillik rezerv var. Kuzey Irak’ta 45 milyar varillik rezerv olduğu tahmin ediliyor. En az beş-altı nesle yetecek kadar petrol yani… Doğalgaz rezervlerini hiç saymıyorum, varın siz hesap edin. Şii Bağdat yönetimi, 10 sene içinde, Irak’ın günlük üretimini 10 milyon varile çıkarmak istiyordu. Bunu başarırsa, petrol gelirinde Rusya’yı geçecek, Suudi Arabistan’la kafa kafaya gelecek, Suudilerin borusu eskisi gibi ötmeyecekti. Zart diye IŞİD çıktı ortaya!
Irak petrolünün dünyaya ulaşmasının iki yolu var, ya Basra’dan, ya Türkiye üzerinden… IŞİD denilen arkadaşlar, tampon bölge gibi, güneyle kuzeyin arasına girip, bağlantıyı kesip, Irak’ı karpuz gibi ortadan ayırınca, ne olmuş oldu? Barzani’ye yaramış oldu. Çünkü, şii Bağdat yönetimi, Barzani’nin kendi başına petrol satmasına karşı çıkıyordu. Şimdi kim ne diyebilir? Barzani, kuzeydeki petrolü istese bile Basra’ya gönderemez. Dolayısıyla, petrolünü IŞİD sayesinde şakır şakır Türkiye üzerinden gönderecek, köşeyi dönecek, Katar emiri, Dubai şeyhi kadar zengin olacak, misak-ı milli avucunu yalayacak. Kimin, kimin kafasını kestiğine değil… Para kimin cebine giriyor, ona bakmak lazım.
İran petrolünün Türkiye üzerinden pazarlanması meselesi, ayakkabı kutuları, avanta kol saatleri, dolar çikolataları, yatak odasında euro kasaları, paraları sıfırladın mı tapeleriyle, adeta petrol kuyusu gibi fışkırmıştı yeryüzüne! Bakalım, Kürdistan petrolünün gravitesi yüksek tapeleri ne zaman fışkıracak?