Atatürk tarafından kurulan Diyanet İşleri Başkanlığımız, bu memleketin insanlarına, vatan sevgisi, dürüstlük, ahlak, tevazu, saygı, toplumsal kardeşlik, toplumsal duyarlılık, aile, şefkat, vicdan, namuslu ticaret, iş, emek, sağlık, tarım, sanat anlatıyordu, Allah sevgisi anlatıyordu. Emanete hıyanet etmemeyi, nifak sokmamayı, fesat çıkarmamayı, yalan söylememeyi, kötülerden uzak durmayı öğütlüyordu.
Dolayısıyla, bu ülkede yaşayan her Müslümanın sorması lazım… İşi gücü bırakarak tam da Cuma günü, kafasında fesle dolaşarak Atatürk’e küfreden tımarhanelik meczubun ayağına gitmek, Kurtuluş Savaşı’na ve Mehmet Akif Ersoy’a saldıran iltihaplı fikirleri onore etmek, Diyanet’in kurucu hutbeleri arasında var mı?