Dünyada pek çok siyasi hareket ve seçim kampanyasının odak noktası haline gelen sosyal medyanın Türkiye’nin iktidar partisinin kabusuna dönüşmesi her açıdan düşündürücü.
Kendi adına partisi tarafından açılmış bir hesaba sahip olduğu halde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Twitter’ı ‘toplumsal bela’ olarak özetliyor. Erdoğan aynı zamanda yıllardır Twitter’ın en çok takip edilen kullanıcılarından biri. Kökünü kazıyacağını açıkladığı sırada partisi yüklüce bir tutar karşılığında Twitter’dan aldığı reklam alanında Melih Gökçek’in Ankara projelerinden birini tanıtıyordu.
Mutlak kontrol çabası
Bugünkü internet yasaklarını sadece internet ekseninde düşünürsek tespitlerimizde derin boşluklar kalabilir. Şu anki durum şirketlerinden medyasına, para trafiğinden iletişime kadar her şeyin (kimi zaman hukukun sınırlarını aşarak) kontrol altına alındığı mutlak bir kontrol düzeninin devamını sağlayabilme çabası. Kendisi adına bir ölüm-kalım savaşı olarak algıladığı seçimde Erdoğan’ın hiçbir ‘çatlak sese’ tahammülü yok.
Tek bir telefon çağrısıyla bile pek çok şeyin kontrol altına alınabildiği bir yapıda sosyal medyanın alabildiğine özgür ve muhalif yapısının göze batmaması elbette mümkün değil.
Bardağı taşıran son damla
Hükümet kanadınca ‘paralel devlet’ olarak adlandırılan odağın örtbas edilmeye çalışılan yolsuzluk iddialarına yönelik belgeleri internete sızdırması Erdoğan adına bardağı taşıran damla oldu.
İnternet üstüne serilen bu yasaklar örtüsünü bu ve benzeri ayrıntılar yüzünden yerel seçim gününe doğru giderek yükselen tansiyon ve taraflar arası cephe savaşı ekseninden okumamız gerekiyor. Yoksa hükümetin internete, sosyal medyaya yönelik özel bir ilgisi, ulusal stratejisi yok. Meselenin özü yolsuzluk ve benzeri yüz kızartıcı iddiaların belgelerini seçmenlerden uzak tutma çabası.
En akla gelmedik tedbir
Bu kapsamda cuma günü resmi bir açıklama bile yapılmadan Twitter’a erişim Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nca tamamen engellendi. Gezi Parkı olaylarında dahi göze alınamayan bu sansürün ardından Twitter kullanımında azalma yerine patlama olunca en akla gelmedik (ve hukuksuz) tedbir yürürlüğe konuldu: Google’ın sunduğu DNS hizmeti engellendi!
DNS, bilgisayarınızın bağlanmaya çalıştığı web sitesinin IP numarasını öğrenmek için başvurduğu kaynaklara verilen isim. Dolayısıyla erişimi engellendiği anda (sadece Twitter değil) HİÇBİR web sitesine ulaşmanız mümkün olmuyor.
Güç gösterisi acizlik
Ticaretten siyasete şeffaflığın sınırlarının zorlandığı, hesap verilebilirlik kavramının her alanda temel oluşturduğu bir dönemde vatandaşlarının internet erişiminin -kendi tabiriyle- kökünü kazımaya and içmiş bir zihniyet hiçbir mantık, vicdan ve bahaneye sığmıyor.
‘Ey internet; sen mi büyüksün, ben mi?’ benzeri bir üslupla güç göstermeye çalışırken interneti sansürlemeye, kapatmaya çalışmak ise internet karşısında acizlikten başka bir şey ifade etmiyor.