• 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ

Uzman görüşü: Her istismarcıya ‘pedofil’ denip sosyokültürel etkenler göz ardı ediliyor

20/04/2016 21:29

burcu karakas kelleBURCU KARAKAŞ

[email protected] / @burcuas

İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyal Ve Beşeri Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Ayten Zara, çocuk istismarcılarının üç kategoride toplandığını belirterek, “’Her istismarcı pedofildir’ ifadesi, istismarı bir hastalık olarak görmek veya göstermeye çalışmak bu suça neden olan sosyopolitik ve sosyokültürel birçok etkeni göz ardı etmenin bir yolu. Hastalıklar suçu bağışlayıcı işlevi görür” dedi.

Reklam

Ayten Zara

Ayten Zara

Ayten Zara, öğrencileriyle beraber 2007 yılından beri şiddet ve travmayı önleyici çalışmalar yapan bir isim. ‘Bilgi Açık Kapı’ ve ‘World Human Relief’ projeleri vesilesiyle Türkiye’nin birçok yerinde çocuk ihmal ve istismarını önleme çalışmaları ortaya koyuyor. Bu çalışmalardan biri de, ‘Çocuğa Şiddete Dur De Kampanyası.’

Ayten Zara ile söz konusu kampanya vesilesiyle çocuk istismarı kavramını ve istismarın toplumdaki karşılığını konuştuk:

Reklam

Kavramlar konusunda kafa karışıklığı yaşanıyor. ‘Pedofil’ kelimesini tam olarak nasıl tanımlarsınız?

Pedofilikler erişkinlerle cinsel beraberliği tehdit edici bulan, bir ya da birçok çocukla cinsel edinimde bulunma fantezileri, dürtüleri olan ve fantezileri eyleme dökmek için tasarımlar, planlar yapan psikolojik olgunluğa erişmemiş kişilerdir. Kişilik olarak psikopatik, psikoseksüel ve sosyal açıdan gelişmemişlerdir ve yakın, sıcak ilişki kuramazlar. Genelde çocukların bulunduğu okul, park ortamlarında zaman geçirir veya çocuklara kolay ulaşabilecekleri meslekleri seçerler. Seri halinde bir çocuğa cinsel suçu işleyebilir ve bunu çok iyi gizler.

Ergenlik öncesi çocuklarla cinsel fantezi kuranlara pedofolikler, ergenlik sonrası çocuklarla cinsel fantezi ve edinimde bulunanlara da hedefolikler denir.

Çocuk istismarcılarının üç kategoride toplanabileceğini söylüyorsunuz: Pedofiller, sadistler ve ‘normal’ insanlar. Bu başlıklar, sizin oluşturduğunuz kategoriler mi yoksa literatürde kabul edilen bir ayrım mı?

cocuk taciz

Fotoğraflar: Reuters

Evet. Suç psikolojisinde (criminal psychology) literatüre göre saldırganları üç gruba ayırabiliriz. Birinci grup pedofili. Bu gruptaki istismarcılar kendi yaşıtlarında olan karşı cinse duygusal ve cinsel bir ilişki geliştiremezler. Kendi yaş grubuyla ilişkileri tehdit olarak görürler ve bundan çok korkarlar. Herhangi bir tehdit hissetmedikleri için cinsel obje olarak çocukları seçerler. Çocukları baştan çıkarmak için hem çok dilbaz hem de çok yetenekli olurlar.  Çocukların psikolojisini iyi bilirler, anlarlar. Onları cezbedecek bir sürü objeyi yanlarına taşırlar.

İkinci grup sadistler… Bu gruptaki istismarcılar çok tehlikelidir. Psikotik eğilimleri veya kişilik bozuklukları vardır. Can yakmayı ve zulüm etmeyi severler. Yaptıkları ya da söyledikleri şeylerle can yakmak onları tahrik eder. Öldürücüdürler.

Üçüncü grup ise öfke/kontrol istismarcıları… Bu gruptaki istismarcılar normal yaşam ve aile koşullarına sahip insanlardır.  Karşı cins tarafından reddedilme korkusu olan, erkeğin cinsel doyum kaynağının olmaması (evli değildir, kız arkadaşı yoktur, bunu yetişkin bir kadınla parayla yapacak gücü de yoktur) veya olup da bunların tam tatmin etmemesi (evlidir ama cinsel ilişki tatmin edici değildir), işinde aşırı stres yaşayan, evlilik sorunları olan, alkol ya da madde kullanan kişilerdir. Bu sorunlar nedeniyle öfkeli hisseder  ve öfkeyi çocuğa şiddet uygulayarak ifade eder.

Toplumda, ‘Her istismarcı pedofildir’ inanışı neden yaygın?

Çocuklara yönelik cinsel istismarın odağı da çocuklardır, arzusu da çocuklarla cinsel seviciliktir. Ancak ‘Pedofildir’  ifadesi bir hastalık olarak görmek veya göstermeye çalışmak da bu suça neden olan sosyopolitik ve sosyokültürel birçok etkeni göz ardı etmenin bir yolu olmuştur. Hastalıklar suçu bağışlayıcı işlevi görür. Bu ifade de bunu anlatmaktadır.

Bir çocuk istismarcısına olmamasına rağmen ‘pedofil’ yakıştırması yapılması, toplum için yüzleşmekten kaçmanın bir yolu mu?

Kesinlikle! Cinsel şiddete maruz kalan gençlerin ve çocukların maruz kaldıkları şiddetin sosyal ve kültürel etkenlere bağlı olarak gelişen travmatik sosyal yankıları onları bir kez daha derinden tahrip eder.  Cinsel şiddetin ne bir coğrafyası ne de sosyal bir sınıfı vardır. Her yerde ve farklı birçok sosyokültürel ve ekonomik ailelerde varlık gösterir.  Türkiye’de ailenin ne pahasına olursa olsun korunması gereken bir kurum olarak algılanması ve cinselliğin birçok kesim tarafından hala konuşulamıyor olması, çocukların cinsel şiddete uğraması olgusunu çeşitli açılardan şekillendirmektedir.

Çocuk istismarı ile seks skandalı arasında yapılabilen benzetmeyi nasıl okuyorsunuz?

Çocuk istismarı bir suçtur ve hiçbir neden bu suçu ortadan kaldıramaz, azaltamaz, ceza indirimine tabii tutulamaz. Seks skandalı benzetmesi de bu suçun asgari düzeye çeken ve meşrulaştıran benzetmedir. Aynı şey değildir.

 Bir söyleşinizde, “Aile içi cinsel istismar bir nesilden başka bir nesle geçer” demişsiniz. Bu ifadeden ne anlamalıyız?

cocuk istismari

Adli verilere göre yasal başvuruda bulunmuş, mahkemesi sonuçlanmış ya da süren vakalarda saldırganların yüzde 39’unu öz baba, yüzde 15’ini öz ağabey, yüzde 17’sini yakın akraba, yüzde 28’ini ise uzak akrabalar olduğu ortaya çıkmıştır. Ayrıca Nüfusbilim Derneği’nin (2009) altı ilde yaptığı araştırma sonuçları, en sık görülen istismar çeşidinin baba-kız ve baba-oğul ilişkisi içinde, ardından da dede-torun, ağabey-kardeş ve akrabalar ilişkileri içinde gerçekleştiğini ortaya çıkarmıştır. Yapılan klinik ve sosyal araştırmalar bu suçu işleyenlerin de geçmişlerinde yakınları tarafından bu şiddete maruz kaldıklarını göstermiştir. Şiddetin her türü önlenmedikçe nesilden nesle aktarılır. Cinsel şiddet de öyle. Yani şiddet babadan oğula geçer, mağduriyet anneden kızına. Çünkü öğrenme, yaşantılama yollarıyla bu şiddeti sonraki nesillere aktarırız.

Çocuk istismarcılarının ortak bir profilini çizmek mümkün mü?

Bence tek profilleri var: Çok örselenmiş, yaralanmış, zedelenmiş ve işgal edilmiş çocukluk!

‘Güç’ ve ‘iktidar’ kavramlarını, çocuk istismarında nereye oturtabiliriz?

Kadınların salt bir cinsel nesne olarak görüldüğü ataerkil toplumlarda cinsel şiddet, doğrudan kurbanın babası veya kocasından intikam almak için kullanılan bir yol da olabilir. Ya da erkeklerin cinsel eylemi şiddetle bağdaştırarak çocuk ve kadınları insan olarak değil de güç elde etme, kontrol etme ve haz alma eylemlerinin üzerlerinde deneyecekleri bir nesne olarak görmelerinden dolayı da ortaya çıkabilir.

Filed Under: Diken özel

SON HABERLER

Akşener: İYİ Parti fezlekelerin önünü arkasını iyice okur, gereği neyse yapar

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “İYİ Parti, milletin derdi konuşulmasın diye önüne getirilen fezlekelere, gözü kapalı el kaldırmaz. İYİ Parti, o fezlekelerin önünü arkasını iyice okur” dedi.

UNICEF: Salgın nedeniyle 168 milyondan fazla çocuğun okulu bir yıldır kapalı

UNICEF’in verilerine göre, dünya genelinde 168 milyondan fazla çocuğun okulu COVID-19 kaynaklı önlemler nedeniyle neredeyse bir yıldır kapalı.

İki yıla kadar hapsi istenen İmamoğlu: Gündemi alabora etmek için çabalar bunlar

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, dönemin Ordu valisinin suç duyurusu üzerine hakkında açılan ‘hakaret’ davasında açıklanan savcılık mütalaasını ‘gündemi alabora etmek için sarf edilen çabalar’ olarak nitelendirdi.

Çavuşoğlu: Eylem planı, vize serbestisi için kalan kriterleri kapsıyor

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün duyurduğu İnsan Hakları Eylem Planı’nın, AB’nin vize serbestisi anlaşması için şart koştuğu kriterlerin geri kalanını kapsayacağını söyledi.

Berberoğlu’nun da aralarında bulunduğu sekiz vekilin fezlekesi TBMM başkanlığında

Aralarında CHP İstanbul Milletvekili Kadri Enis Berberoğlu’nun da bulunduğu sekiz milletvekiline ait 10 dokunulmazlık dosyası TBMM başkanlığına sunuldu.

VİDEO I ‘Abluka’ ve ‘acele kamulaştırma’ kıskacında Sur…
Karaman’daki skandalı ilk yazan gazeteci: Atatürkçüler yapsa tepki farklı olurdu

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1220 gündür tutuklu

AGORA

Grev haktır…

Murat Sevinç

Bu yazıyı yazmak zorunda kaldığım için çok üzgünüm

Levent Gültekin

Bankacılık-KOBİ ilişkisi: Hüzünlü bir aşk hikayesi

Mehmet Aksel

GÜNÜN 11’İ

Yılmaz Özdil: AKP’den önce insan değildik, nihayet oluyoruz

Erdal Sağlam: Kötü yönetim ve popülizmin halkı nasıl fakirleştirdiğinin örneğini yaşıyoruz

Mehmet Ali Güller: Anayasayı sil baştan yazmak istemelerinin nedeni 23 milletvekilini bulabilmek

Ahmet Taşgetiren: ‘Dış dünya’ olmasa bize hukuk gelmeyecek neredeyse

Mustafa Karaalioğlu: Bu gidişle 2023’te gelirimiz ne olacak, tahmini bile iç karartıcı

Osman Müftüoğlu: ‘Renklendirilmiş normalleşme’ pek inandırıcı görünmüyor

Abdulkadir Selvi: HDP’ye kapatma davası açılması reform süreci açısından olumlu olmaz

Bülent Timurlenk: Ligin lideri set oynamayı beceremedi

Tunca Bengin: SP’nin durumu muhtemel kararsız oylar açısından anlam ifade ediyor

L. Doğan Tılıç: İktidara geldiğimiz gibi yaparsak iktidarda kalabiliriz der gibi…

Muharrem Sarıkaya: Üç hafta sonra hastaneler tıka basa tekrar dolunca anlarız

Leyla Emadi’nin kişisel sergisi: Gel-Git

Elektronik dans müziği ikilisi Daft Punk dağıldı

‘Afrika dahil’

Sanat yayınlarını aynı çatı altında buluşturan border_less ARTBOOK DAYS üçüncü edisyona hazırlanıyor

74. Cannes Film Festivali pandemi nedeniyle ertelendi

Denizde ‘operasyon’: Yangın çıkan gemide unutulan dört kediyi donanma kurtardı

Sefere çıkacak hızlı trenin tepesindeki tekiri indirmek 2.5 saat sürdü

‘Denizlerin en zehirlisi’ can aldı: 17 yaşındaki genç hayatını kaybetti

Çorumlu çiftçi: Tarlamda bulduğum göktaşını 180 bin dolara sattım

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • Email
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi