• 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT

Tutuklu gazeteci Kadri Gürsel’in eşi: Ben affetsem, tarih affetmez

19/05/2017 21:44

 

Tutuklu gazeteci Kadri Gürsel’in eşi Nazire Gürsel, ‘Modern Nazi hapishanesi’ dediği cezaevi koşullarını ortaçağ dönemine benzeterek, “Bu koşullarda dünyanın en entelektüel insanlarını tutuyorsunuz, ben affetsem, tarih affetmez” dedi.

Nazire Gürsel ile eşi Kadri Gürsel

Reklam

Deutsche Welle Türkçe’den Gezal Acer’e konuşan Gürsel, eşiyle haftada bir gün kapalı görüşte bir araya gelebildiklerini söyledi.

Yasaya göre ayda bir açık görüş olduğunu ancak bu haklarının gasp edilerek iki ayda bir açık görüş yapıldığını ifade eden Gürsel, 10 yaşındaki çocuğunun, şimdiye dek babasını üç kere gördüğünü söyledi.

“Biz bu olayı bir aile faciası şeklinde yaşıyoruz” diyen Gürsel, 201 gündür tutuklu bulunan eşinin altı ay iddianame beklediğini, ilk duruşmanın da iki buçuk ay sonra olduğunu kaydetti.

Reklam

‘FETÖ’yle hiçbir bağlarının bulunmadığını ifade eden Gürsel, “Bizim kariyerimiz belli, hiçbir bağlantımız yok, her şeyi kendimiz olarak yaptık. Çevremizde herkes gülüp geçiyor. Türkiye’de bu bir alay konusu, yurtdışında da Türkiye’yi küçük düşüren bir iddiaya dönüştü” dedi.

‘Destek görüyoruz’

‘Cumhuriyet tutukluları’nın eşleriyle dayanışma içinde olduklarını anlatan Gürsel, yurt içi ve dışından destek gördüklerini kaydetti.

Gürsel, “Oğlumu bile durdurup, ‘Senin baban bir demokrasi kahramanı’ diyorlar. Hiçbir olumsuz tepkiyle karşılaşmadık” dedi.

Türkiye’de gazetecilik yapmak

Gürsel, darbe girişiminin ardından bazı gazetecilerin Türkiye’den ayrıldığının hatırlatılması üzerine, “Çok acı bir tercih ama nasıl eleştirebiliriz ki insanları?” dedi.

Türkiye’de gazetecilik yapmanın neredeyse imkânsız hale geldiğini aktaran Gürsel, “Gazetecilik yapıyorsanız Türkiye’de eğer, bir sabah gözaltına alınabilirsiniz çok yüksek bir ihtimalde, gözaltına alındığınızda, tutuklanacağınız garanti demektir. Tutuklandığınızda ise aylarca içeride iddianamesiz, hakim karşısına çıkarılmadan tutulacağınız yargısız bir infaza maruz kalacağınız garantidir” diye konuştu.

Nazire Gürsel, “Kadri Gürsel cezaevinde olmasaydı, mevcut koşullar altında siz de yurtdışına gider miydiniz?” sorusuna da “Bu yönde daha önce de çok teklifler geldi. Düşünmedik, bundan sonrası için de düşünmüyoruz” yanıtını verdi.

OHAL kısıtlamaları

Avukatların tutuklularla gardiyan eşliğinde haftada bir saat görüşebildiklerini, bunun da yasalara aykırı olduğunu söyleyen Gürsel, OHAL koşullarını anlattı: “Bütün haklarımız gasp edildiği gibi tutukluların savunma hakkı da gasp edilmiş durumda. OHAL öncesi bir tutuklunun avukatlarla sınırsız görüşme hakkı vardı. Savunmayı hazırlamak için bir saat yetmiyor. Yeni bir gelişme olduğunda, ulaşma imkanımız yok. Telefonda bilgi aktarmıyorlar.”

‘Ben affetsem, tarih affetmez’

Gürsel, eşi Kadri Gürsel’in cezaevi koşullarından da bahsetti: “Hepsi üçer kişi kalıyorlar. Tam bir tecritteler. Oraya ben ‘Modern bir Nazi hapishanesi’ diyorum, kimse kusura bakmasın. Çünkü tecridi bir işkence yöntemi olarak kullanıyorlar. Cumhuriyet olayı ilk bir iki ayda bitseydi, ben buna ‘Haksız hukuksuz bir eylem’ derdim. Ama bugün artık tarihe kayıt düşüldü. Bu kadar uzun bir tutukluluğun önceden planlanmış olduğunu düşünüyorum. Yemek bile ortak alanda değil. Gardiyanlar yemeği alttan bir delikten veriyorlar. Ortaçağ gibi. Bu koşullarda dünyanın en entelektüel insanlarını tutuyorsunuz, ben affetsem, tarih affetmez.”

Cumhuriyet’in başına gelmeyen kalmadı!

Fotoğraf: Reuters

Cumhuriyet’in yazar ve yöneticisi 13 kişi, 31 Ekim 2016’da ‘FETÖ/PDY ve PKK/KCK terör örgütlerine üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ ve ‘FETÖ/PDY ve PKK/KCK terör örgütlerine üye olmak’ gerekçesiyle gözaltına alınmış, gazetenin yayın danışmanı ve yazarı Kadri Gürsel dahil 10 kişi tutuklanmıştı.

Son olarak gazetenin muhabiri Ahmet Şık, ‘terör örgütü propagandası’ suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Cumhuriyet soruşturması sonunda hazırlanan iddianamede, gazetenin son üç yılda 90 yıllık geçmişinin ve kuruluş felsefesinin tam aksi yönde değişime uğradığı öne sürülmüştü.

İddianamede, Can Dündar’ın genel yayın yönetmenliğine getirilmesinin ardından gazetenin ‘FETÖ/PDY’, PKK/KCK ve DHKP-C lehine çalışan bir yayın organına dönüştüğü savunulmuş, gazetecilerin ‘FETÖ’nün mesajlaşma programı olduğu öne sürülen ‘ByLock’ kullanıcılarıyla görüştüğü iddiaları yer almıştı.

İddianamenin çıkmasının ardından gazetenin muhasebecisi Emre İper de tutuklanmıştı.

Son olarak da gazetenin internet sitesinin genel yayın yönetmeni Oğuz Güven, Denizli’de başsavcı Mustafa Alper’in ölümüyle ilgili bir haberin başlığı nedeniyle ‘örgüt propagandası’ iddiasıyla tutuklanmıştı.

Gürsel, bugün itibariyle 201 gündür tutuklu. İlk duruşma 24 Temmuz’da.

Gazeteci Güven’in tutukluluğuna itiraz: Haberi suçlamak gazeteciliği suçlamaktır

Tutuklu Cumhuriyet’çi Atalay’dan ‘adalet nöbeti’ne: Koyu karanlıkta parlıyorsunuz

Kadri Gürsel ‘ironiyi’ sordu: Ben içerideyim, FETÖ’yü cansiperane savunan Gülerce tanık

Gürsel’in eşine göre iftiranın boyutu ‘beklenmedik’: Bu insanlar neden içeride?

Kadri Gürsel’den iddianameye yanıt: SMS atan, retweetleyen ‘irtibat’ gibi gösterilmiş

Bitmeyen döngü: AİHM’e başvuran Şık kendi kararını emsal gösterdi

‘Kuruluş felsefesine aykırı bir yönetim’: Cumhuriyet Vakfı seçimi iptal edildi

Cumhuriyet yazar ve yöneticilerine 43 yıla kadar hapis istenen iddianame kabul edildi

Filed Under: Medya

SON HABERLER

9 Soruda: Her yönüyle Banksy

Sokak sanatının ‘efsane’ sıfatını hak eden imzası… Her işi beğeni gördüğü kadar merak da uyandırıyor… Kim olduğunu bilmesek de Banksy hakkında pek çok bilgiye sahibiz.

Çocuk Kitaplığı / Denizyıldızı: Müthiş bir kendini bulma hikâyesi

Arkadaşlarından kendi ailesine kadar çevresindeki büyük bir çoğunluk tarafından zorbalığa maruz kalan bir kız çocuğunun hikâyesini büyük bir samimiyetle ele alıyor Denizyıldızı isimli roman.

Bu bir utanç yazısı

Her birimiz kendi derdimize düşmüş, hayatlarımızı sürdürmeye çalışırken birilerini tümden unuttuk. Müzisyenleri.

İKSV’ye ‘Bu bienalin farkı ne’ diye sorduk, ‘Dikkat, her an karşınıza çıkabilir’ dediler!

Ölçeği, yöntemi ve hedefleri açısından önceki edisyonlardan farklılaşacak 17. İstanbul Bienali’ni oluşturan projelerin bir kısmı Nisan 2021’den itibaren farklı mecralarda yer almaya başlayacak. Bienal sergileri ise 11 Eylül-14 Kasım arası ziyarete açık olacak.

Hakan, sakın bırakma kendini…

Hakan, sekiz yaşında kansere yakalanmış. Şu an 11 yaşında. Ailesi, hapisteymiş. Komşuları imece usulü, nöbetleşe bakıyormuş çocuğa.

Sözcü konu basın özgürlüğü olunca yazacak bir şey bulamadı
Star yazarı Zentürk isyan etti: Önce Oğuz Güven şimdi de Sözcü, anlayamadım

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1258 gündür tutuklu

AGORA

S-400’den Montrö tartışmalarına

Bahadır Kaynak

Muhafazakarlar ve Batı: Nereden nereye?

İhsan Dağı

Çok kıskandım

Mehmet Aksel

Emekli askerin ifade özgürlüğü ve ortak bir ‘ilkemiz’ var mı?

Murat Sevinç

Milli sporumuz enflasyon

M. Murat Kubilay

GÜNÜN 11’İ

İlber Ortaylı: Bu nedir demeye kalmadı, aynı duruma Nuruosmaniye Camii’nin avlusunda da rastlanıyor

Abbas Güçlü: Hormonlu not verenlerin sayısı artıyor; lise ve üniversiteye girişte haksızlığın boyutu tırmanıyor

Çağhan Kızıl: Aşılama ile pandemi bitirme stratejisi Türkiye için uzak bir hedef

Necati Doğru: Tanrı bize Norveç ahlakı versin

Fatih Altaylı: Ne zaman ABD buralarda bir şey yapacak olsa kabak Deniz Kuvvetleri’nin başına patlıyor

Mustafa Balbay: Karadeniz’de Rusya ile yaşanacak gerilimin sesi Suriye’den çıkar

İhsan Çaralan: Kanal İstanbul uluslararası sorun haline geldi

Taha Akyol: Montrö’ye dört elle sarılmalıyız

Mehmet Demirkol: Galatasaray eksik, gönülsüz ve kaderine razı bir oyun oynadı

Zeynep Gürcanlı: Çin’in ‘savaşçı kurt’ diplomasisi

İsmail Saymaz: Aldırma reis! Bir umuttur yaşamak

Da Vinci’nin Salvator Mundi tablosu, NFT versiyonuyla yeni rekor peşinde

İzmirli şarkıcı 100 yaşında: Bir kez daha Adieu Dario!

Uluslararası karikatür yarışmasında birincilik ödülü Kübalı sanatçıya

Kanuni portesi 4 milyon liraya satıldı

İstanbul Modern dijital platformlarda 1 milyon kişiyi sanatla buluşturdu

Kendisini ahşap kutuda Avustralya’dan Britanya’ya postalayan arkadaşlarını arıyor

Megadeth, maskotunu NFT olarak satacak

Maskede son nokta: Kulaklık, bluetooth, HEPA filtre, fan…

Ağrı Dağı’nda yeni bir kelebek türü tespit edildi: Ancylos Iğdır

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • Email
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi