• 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ

Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi: Bu cinayetin aydınlanmayacağı ilk günden belliydi

27/11/2016 15:05

 

Bundan bir yıl önce Diyarbakır’da vurularak hayatını kaybeden avukat Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi, eşinin vefatı üzerinden geçen bir yılı anlattı.

tahir-elci-mezar

Fotoğraf: DHA

Reklam

Elçi, 28 kasım 2015’te Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yaparken polisin PKK’lıları kovaladığı sırada ateşlenen bir kurşunla can vermişti.

Milliyet’ten Gökçer Tahincioğlu, 28 Kasım 2015’te hayatını kaybeden Tahir Elçi’ye ayırdığı bugünkü yazısında, soruşturmanın bilhassa darbe girişiminin ardından durma noktasına geldiğini hatırlatarak şöyle yazdı: “Yarın ölümünün yıldönümünde anılacak Elçi. Bazıları hedef gösterildiğini, teröristlikle suçlandığını, aynı insanların birkaç hafta sonra, ‘barış elçisi’ diyebildiğini anımsamak istemeyecek. Soruşturması da unutulmuş durumda ne zamandır. 15 Temmuz’dan bu yana dosyanın kapağını açmadan dosyayı yeni savcıya devreden savcılar, Elçi öldürüldükten 110 gün sonra keşif yapılabildiği, o keşiften sadece 1-2 gün sonra uzmanlığı olmayan bilirkişilerin, üstelik Adli Tıp’ın elindeki belgeleri bile beklemeden, ‘Ölüme neden olan atışın hangi silahtan gerçekleştiği tıbben ve fiziken bilinemez’ raporu verdiklerini anımsamak istemedikleri gibi.”

Tahincioğlu yazısında Türkan Elçi’nin Tahir Elçi’nin hayatını kaybetmesinin üzerinden geçen bir yılı nasıl değerlendirdiğine de yer verdi.

Reklam

Elçi, olayın üzerinden söz verildiği gibi bir soruşturma yapılmadığını hatırlatarak şunları kaydetti: “Bazen olayla alakalı haberler çıkıyor. Hepsi de gerçeklikten uzak. Bana inandırıcı gelmiyor. Sözde tanıklıklar falan, tümü kurmaca. Bu menfur cinayetin aydınlanmayacağı ilk günden belliydi desem de içimde yine de bir umut taşıdım hep. Çünkü olayın gerçekleşme anına kadar biz toplumca umutlarımızı kaybetmemiştik. Tahir’in katledilmesi bu anlamda bir milattır.”

‘Ben Tahir’i hastalık derecesinde severdim’

Tahincioğlu’nun aktardığı Türkan Elçi’nin geçen bir yıla dair anlatımı şöyle:

“Tahir ile ilgili geçen zamanın uzunluğu, kısalığı mevzusu bende her zaman bir kafa karışıklığı yarattı. Bazen dünmüş gibi geliyor. Bazen de yüzyıl geçmiş gibi her şey benden çok uzaklaşıyor. Bazen gülüşüyle yanımdaymış gibi duruyor, hatta uzansam dokunacakmışım gibi. Bazen de yüzü bulanıklaşıyor, silikleşiyor. Zihin işte, zayıf zamanlarımızda bizimle oyun oynuyor.

Bildiğim tek şey Tahir’den sonra bütün hayatımın değiştiği. Çok mütevazı, memnun olduğum, asla şikayet etmediğim bir hayatım vardı. Okula gitmek, çocuklarla ders işlemek. Öğretmenlik en sevdiğim, kendimi bulduğum bir meslekti diyebilirim. Fakat insan hayatının gidişatını değiştirecek önemli bir olayla karşılaştıktan sonra ne kadar istese de eskisi gibi olmuyor hiçbir şey.

Dört Ayaklı Minare kapanmayan bir yara. Olaydan sonra nisan ayında avukatlar haftası vesilesiyle karanfil bırakmak için gitmiştik. Ondan sonra bir daha da görmedim. Eskiden ailece oraya doğru yürürken kendimize ait hissettiğimiz bir şehrin kalbine, ruhuna doğru yürümenin sevincini yaşardık. O sevinci elimizden aldılar.

Bir toplumu yok etmenin en etkili yolu; tarihini, tarihi eserlerini yok etmektir. Tahir’i endişelendiren, harekete geçiren mevzu da asıl burada yatıyor. Bir mekâna ölüm kokusu sinmişse orayla barışmak da biraz zor. Aslında minare bize uzaktan ‘Benim suçum günahım yok’ hüznüyle bakıyor. Neticede o da korkunç bir cinayete tanıklık yaptı.

Bu kâbus dolu günlerden kurtulabilmenin yollarından biri de Türkiye’de bazı insanların bu acılara tanıklık yapmış olmanın ezikliğinden kurtulmak istemesi, vicdanlarının konuşmaya başlamasıyla mümkündür…

Bazen olayla alakalı haberler çıkıyor. Hepsi de gerçeklikten uzak. Bana inandırıcı gelmiyor. Sözde tanıklıklar falan, tümü kurmaca. Bu menfur cinayetin aydınlanmayacağı ilk günden belliydi desem de içimde yine de bir umut taşıdım hep. Çünkü olayın gerçekleşme anına kadar biz toplumca umutlarımızı kaybetmemiştik.

Tahir’in katledilmesi bu anlamda bir milattır. Olayların tahmin edilemeyecek bir yöne doğru evrilmesi yönünden bir milattır diyorum. Dosya ile ilgilenildi mi, yok inanmıyorum, verilen sözler tutulsaydı bir ilerleme kaydedilecekti. 

Ben evimi, çocuklarımı, Tahir’i hastalık derecesinde severdim. Vasat hayatım beni mutlu kılmaya yetiyordu. Tahir’i kaybetmeden bir ay önce Tahir aynen bana şunu söyledi; ‘Türkan senden önce ölmek isterim. Sen çocuklara çok daha iyi bakarsın.’ Bunu hatırladıkça canım acıyor. Evi idare etme konusunda asla kendimi bırakmak istemedim.

Çocukların ayakta kalabilmeleri için evde devam eden bir yas havasını yaratmamaya çalıştım. Bazen bir kayıptan sonra ya duvardaki fotoğraflar bir bir indirilip gözden ırak sandıklara kapatılıyor ya da duvardaki fotoğraflar çoğaltılıyor. Tahir’in duvara asılan fotoğrafları çoğaldı. Tüm fotoğraflarda uzaktan gülüyor bize.”

Filed Under: Aktüel

SON HABERLER

Hazine kripto paralarla ilgili çalışma yürütüyor: Kaygıları paylaşıyoruz

Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan kripto para ile ilgili bazı çalışmaların yürütüldüğüne dair açıklama geldi.

İzmir’de, riskli yapıların hızlı dönüşümü için ilçe belediyelerine plan yapma yetkisi

İzmir’de, depreme karşı riskli konumdaki yapıların hızlı dönüşümü için ilçe belediyelerine plan yapma yetkisi verildi.

‘Cumhurbaşkanına hakaret’ davasında Gezen ve Akpınar’a beraat

Oyuncular Müjdat Gezen ve Metin Akpınar’ın ‘cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan yargılandığı davada beraat kararı çıktı.

Konya tabip odası başkanı: Beş yaşındaki çocukta dahi mutasyonlu virüs görüldü

Konya Tabip Odası Başkanı Dr. Eyüp Çetin, kentte günlük 350-400 corona virüsü vakasının görüldüğünü, vakaların bebeklerde bile tespit edildiğini söyledi. Çok sayıda mutasyonlu virüs vakası olduğunu vurgulayan Çetin, “Beş yaşındaki çocukta dahi görüldü” dedi.

Avrasya Araştırma: ‘Cumhur ittifakı’nın oyu yüzde 41.8, ‘millet ittifakı’ yüzde 40

Avrasya Araştırma Şirketi’nin şubat ayı kamuoyu araştırmasına göre ‘cumhur ittifakı’nın oy oranı yüzde 41.8, ‘millet ittifakı’nın ise yüzde 40.

AKP’li vekil Göçer: Başkanlık referandumu 2017 mart sonu ya da nisan başında
Eş başkanları tutuklanan Bitlis belediyesine kayyım atandı

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1218 gündür tutuklu

AGORA

Grev haktır…

Murat Sevinç

Bu yazıyı yazmak zorunda kaldığım için çok üzgünüm

Levent Gültekin

Bankacılık-KOBİ ilişkisi: Hüzünlü bir aşk hikayesi

Mehmet Aksel

GÜNÜN 11’İ

Murat Muratoğlu: Hanehalkı büyüyemedi ama hanedan semirdi

Erdal Sağlam: Bu büyüme uğruna çok daha kırılgan bir ekonomi yarattınız

Akif Beki: O fotoğraf, millet ittifakını parçalayıp dağıtma siyasetini marjinalleştirdi

Sedat Ergin: AYM’den ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ten tutuklama verilmesiyle ilgili ilk ‘ihlal’ kararı

Güneri Cıvaoğlu: Dünya ve ABD kamuoyu bu ‘Ne şiş yansın ne kebap’ ip cambazlığını yemiyor

Deniz Çoban: Asıl sorun, MHK ile hakemler arasındaki güven sorunu

Abbas Güçlü: Ortaöğretim Başarı Puanı’nın bu yıl için kaldırılacağına ilişkin çok yoğun söylentiler var

Hayri Kozanoğlu: ‘Erbakan açılımı’ solun uzanamadığı kitlelerle bağ kurma çabası

Esfender Korkmaz: Bu 15 yılda Türkiye orta gelir tuzağına düştü

Mustafa Yalçıner: HDP, ‘Zor durumdayım, başka çare yok’ diye düşünmeden yolunu doğrultmalı

Muharrem Sarıkaya: Parlamentonun üçte biri, suç isnadıyla yargılanmak isteniyor

Leyla Emadi’nin kişisel sergisi: Gel-Git

Elektronik dans müziği ikilisi Daft Punk dağıldı

‘Afrika dahil’

Sanat yayınlarını aynı çatı altında buluşturan border_less ARTBOOK DAYS üçüncü edisyona hazırlanıyor

74. Cannes Film Festivali pandemi nedeniyle ertelendi

Evin bahçesindeki kaçak kazıdan Roma dönemi eserleri çıktı

Adıyaman’da 70 milyon yıllık Gastropod fosili bulundu

Atalarınızı ‘canlandıran’ uygulama: Deep Nostalgia

Yeni normalin hibrit iş kıyafetleri: Kamerada görünen yer gömlek, altı pijama

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • Email
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi