isinelicin@gmail.com
18 Mayıs gecesi Suriye’den Türkiye’ye geçmek isteyen çoluklu çocuklu iki ayrı grup insana Türk askerlerince ateş açıldı.
Saadet Derviş (Saada Darwich), iki çocuğu ve babasıyla birlikte Suriye’nin Derik kentinden yola çıkmış, Şırnak’ın Cizre ilçesine bağlı Kuştepe köyünün Şabaniye mezrasına geçmeyi umuyordu. Tel örgülerle ayrılmış sınıra 100 metre-150 metre kala zırhlı araçtan üzerlerine ateş açıldı, 34 yaşındaki Derviş vuruldu ve altı ile yedi yaşlarındaki iki oğluyla babasının çaresiz bakışları önünde, düştüğü yerde can verdi (Bu haberin yazıldığı sırada, dün gece geç saatlerde sınırdan yine bir ölüm haberi geldi. Serekaniye’den Ceylanpınar’a geçmek isteyen bir gruba jandarmaların müdahalesi sırasında Şuâ Hüseyin El Ubeyt adlı kadının öldüğü bildiriliyor).
Annesini bir daha göremeyecek
Aynı saatlerde Dirbesiye’den Kızıltepe Şenyurt’a geçmeye çalışan yine çoluk çocuk bir başka gruba daha ateş açıldı. Bu kez 14 yaşındaki Ali Özdemir’di vurulan. İlk ateşin ardından düşürdüğü çantasını almak için tel örgülere doğru yeniden hamle ettiğinde, bir asker şakağından vurdu Ali’yi. Yaralı kurtuldu ama iki gözünü de kaybetti.
Ali şimdi Diyarbakır’da Üniversite Hastanesi’nde yatıyor. Artık görmeyen gözlerini ameliyatla yuvalarından çıkarmaları gerek. Ama önce, biriken ödemin iyileşmesi lazım…
Ali’nin babasıyla konuştuk telefonda. Abdulgani Özdemir, oğlunu annesinin yanına, Almanya’ya götürmek, tedavisine orada devam etmek istiyor. Ali annesini en son geçen yaz görmüş. Bir daha hiç göremeyecek. Ama eğer Almanya vize verirse, Ali hiç değilse başını annesinin dizine koyabilir, kokusuyla sıcaklığıyla avunabilir.
Sınır sivillere kapalı
Abdülgani Bey, Türkiye’ye dört yıl önce geldiklerini, Kızıltepe’de yaşadıklarını anlatıyor. Eşi, iki yıl önce Almanya’ya akrabalarının yanına gitmiş, ileride onları da yanlarına alabilmek umuduyla. Henüz mümkün olmamış.
Ali mayıs başında Derik’e babaannesiyle halasının yanına gitmiş. Şenyurt sınır kapısından çıkışlara izin var ama gideni geri almıyorlar. Sınır kapısı kapalı.
Ali’nin beraberindeki grupla kaçak giriş yapmayı denemesi de şaşırtıcı değil. Bu bölgede öteden beri akraba ziyaretleri zaten teller aşılarak yapılıyor.
Geçmişteki yaygın uygulama askerlerin kaçak geçenleri fark ettiklerinde ‘dur’ ihtarı yapması, uymayıp kaçmaya çalışanlarıysa ayaklarının önüne ateş açarak durdurması.
Ama Ali’yi başından vurdular.
İfadeleri alındı
Abdülgani Özdemir’e, ‘Devletten arayan oldu mu?’ diye soruyoruz. Olaydan iki gün sonra Jandarma gelip ifadesini almış. Aynı gün valilikten de iki kişi gelmiş. Onlar da ifade almışlar, bir de “Yapacağımız bir şey var mı?” diye sormuşlar. Abdülgani Özdemir, onlara söylediğini bize de yineledi: “Tek istediğimiz sınır kapısını yeniden açmaları. Öldürülmeden topraklarımıza, akrabalarımıza gidip gelebilelim“.
HDP’nin soru önergesi acil cevap bekliyor
Ama bırakın kapıları açmak, duvar örülüyor sınırlara. Ve Saadet Derviş’in karnından, Ali Özdemir’in şakağından vurulmuş olmaları – üstelik Kürt bölgeleri dışında Suriye sınırından silahlı gruplar da dahil neredeyse engelsiz geçiş yapabiliyorken- bir tür yargısız infaz algısı yaratmış durumda. Tam da bu nedenle, HDP Mardin milletvekili Gülser Yıldırım’ın konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın yanıtlaması için TBMM’ye verdiği soru önergesindeki şu sorular acilen cevap bekliyor:
– Ali Özdemir’in, ailesinin Kızıltepe’de yaşadığını ve pasaportunun olduğunu sınırdaki askerlere söylemiş olmasına rağmen neden üzerine ateş açılmıştır? Askerler sivil olduklarını bildikleri halde sınırdan geçen çocukların üzerine ateş açma hakkını ve yetkisini hangi kanuna bağlı olarak ve kimlerden almaktadırlar?
– Ateş açan askerlerle ilgili her hangi bir idari ve cezai soruşturma başlatılmış mıdır? Neden çocuklar gözaltına alınabilecekken üzerlerine mermi yağdırılmıştır?
Türkiye vatandaşı olmasına rağmen niçin izin verilmedi?
– Kara Sınırlarının Korunması ve Güvenliği Hakkındaki Yönetmeliğe göre hangi durumlarda gözaltı işlemi uygulanır? Aynı yönetmeliğe göre hangi durumlarda sivillere ateş açılır? Rojava sınırında meydana gelen sivil ölümleriyle ilgili söz konusu yönetmelik uygulanmakta mıdır?
-Şenyurt sınır kapısında uzun bir süre bekletilen Ali Özdemir Türkiye vatandaşı olmasına rağmen Türkiye tarafına geçirilmemesinin nedeni nedir?
Vur emrini kim veriyor?
-Sınır bölgesinde işlenen sivil cinayetlerde vur emrini hangi gerekçeyle ve hangi kanuni dayanakla kim vermektedir?
– Suriye’de iç savaşın başlamış olduğu günden itibaren Rojava sınırında toplam kaç sivil cinayet işlenmiştir? Bu ölüm vakalarıyla ilgili her hangi bir adli soruşturma başlatılmış mıdır?
– Sınırın iki yakasında akrabaları olan sivil Kürtler sınır geçişleri sırasında vurulurken özellikle Hatay, Kilis ve Urfa sınırlarında radikal İslamcı örgütlerin rahatlıkla geçtiğiyle ilgili kamuoyu ve yerel kaynaklar sürekli beyanlarda bulunmaktadır. Buna rağmen silahlı güçlerin sınırdan yasa dışı geçişleri ile ilgili devletin bu kadar esnek davranmasının sebebi nedir?
– Rojava’daki yerel yetkili makamlarla sınır güvenliği ve sınır kapılarının durumu ile ilgili resmi düzeyde görüşmeler yürütülmüş müdür? Ya da hükümet olarak böylesi bir görüşme yürütmeyi düşünüyor musunuz?
(Bu yazıya katkısından ötürü AYET ARAM’a teşekkür ederim)