Zeynep C. (42), 13 Mart Cuma sabahı uyandığında ağzında bir tatsızlık hissetti.
Zeynep C., “Tat ve koku kaybım sıfır olmuştu. Daha önce hiç başıma böyle bir şey gelmemişti” diye anlatıyor o günkü halini. O gün öğleden sonra aile hekimine muayene oldu. Hekim ateşine baktı, ancak ateşiyle ilgili bir sorun yoktu. Üst solunum yolu enfeksiyonunun, bazı durumlarda da ilaçların tat alma duyusunu eksiltebileceğini kaydetti. Reçeteye öksürük şurubu yazdı, Aferin’e devam edebileceğini ifade etti.
O gün evde bir başka gelişme ortaya çıktı. Eşi Selim C. ateşlendi, hatta akşam ateşi bir ara 39.5’e kadar çıktı. Bir hafta önce de ishale yakalanmıştı.
Şikayetler azalmayıp, aksine artınca 23 Mart Pazartesi günü eşiyle birlikte aile hekimine yeniden gitti. Kapıdan içeri girdiğinde aile hekimi kendisini daha da kötülemiş bir şekilde görünce hemen bu vakalar için referans hastane olarak açıklanan Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gidip koronavirüs testi yaptırmasını istedi.
Ve uzun bir bekleyiş başladı. Tam 5 gün sonra 29 Mart Pazar günü sabah saat 10.00’da telefonu çaldı. İlçe Sağlık Müdürlüğü’nden arayan bir görevli, “Koronavirüs testi sonucunuz pozitif çıktı, ilacınızı evinize göndereceğiz” diye bildirimde bulundu.
Ayrıca, test sonucu pozitif çıkınca ertesi günü (30 Mart Pazartesi) eve gelen bir doktor, hem eşinden hem de birinde hafif ateş, diğerinde ishal belirtisi ortaya çıkan çocuklarından sürüntü aldı. Şu an ailece evde izolasyon altında yaşarken testlerin sonucunu bekliyorlar.