Eğer İmamoğlu bu süreci son dönem propagandasında gösterdiği gibi adalet değil de mağduriyet üzerinden devam ettirirse, en büyük handikap ile yüz yüze kalacak demektir…
Asıl üzerinde durulan ise 31 Mart seçiminde sandığa gitmeyen veya oyunu farklılaştıran seçmen. Çünkü bu kez önlerinde iki aday var…
Kabul etmek gerekir ki bu zeminde bulunan seçmenin ağırlıklı bölümü de muhafazakar. Dolayısıyla bu kez İmamoğlu açısından daha fazla handikap oluşturur…
Şunu belirtmeliyim ki İmamoğlu’nun bu açıdan şu ana kadar şansı yaver gitti. Sempatik kimliği, kitlelerle rahat bağ kuran, en muhalifin dahi gönlünü kazanmak için çaba sarf eden söylemi etki yaptı. Ancak kitleleri etkilemek için, sürekli tekrarlandığı için duyulmamaya başlanan “güzel” merkezli söylemin üzerine yenilerini de koyabilmesi gerekir.