Sistem yıkılıyor. Hukuk yıkılıyor. Şehirler yıkılıyor. İnsanlar yıkılıyor. Meclis yıkılıyor. İdealler yıkılıyor. Umutlar yıkılıyor. Ülke yıkılıyor. Tüm bunları peş peşe yıkanlar; an itibarıyla bu ülkenin en göstermelik hükümetini kurdular.
Yeni hükümette herkes artık açık açık Cumhurbaşkanı’na çalışıyor.
Parlamenter sistemi çoktan yok eden ve başına buyruk bir iradeyle kendi kendine başkanlık sistemine fiilen geçen bir cumhurbaşkanının iki dudağı arasına teslim edilen politika, bugünden itibaren, eskiden olduğundan daha vahşi ve tehlikeli.
Bu vahşeti ve tehlikeyi görmezden gelen ve ezberindeki üç beş değeri korumak bahanesiyle, erki mevcut iktidara elbirliğiyle veren tüm muhalifler… Kendi iplerini kendileri çektiler.
Meclis çatısı altında Kürtlerin hakları için savaşanlar ve cumhuriyetin değerlerini savunanlar, bir arada durmayı beceremediler. Bir mucizeye imza atarak her şeyi kökünden değiştirebileceklerken, suçu devamlı birbirlerine atarak iktidarın ekmeğine yağ sürdüler.
Seçmenlerinin beklentileri hiçbirinin umurunda değil. Söylemeleri gerekeni söylüyor, yapmaları gerekeni yapıyor, sanki kutsal bir kitapları var, onun dışına zinhar çıkmıyorlar.