Küçücük bir serzeniş yüzünden bile tüm hayatının karartılabileceğini sezen insanların gerçek duygularını, şikâyetlerini, eleştirilerini sansürsüzce telaffuz edemedikleri…
Ederlerse anında pişman oldukları…
Kendileri pişman olmazlarsa hızla pişman edildikleri, hukuku şaibeli bir ülkede yaşıyorsunuz.
Ve muhtemelen artık hatırlamıyorsunuz;
Bu ülkede aç kalmaktan, açlıktan ölmekten çok, iktidardan korkmaya ne zaman ve nasıl terbiye edildiniz?
Ülkeyi yönetenlerden hesap sormaktan nasıl vazgeçtiniz?
Kazanılmış tüm haklarınızı kaybetmeyi neden göze aldınız?
Ülkeyi batıran politikaları tercihlerinizle alaşağı edebileceğinizi ne zaman unuttunuz?
Demokrasi nedir, sendika, hak, eşitlik neye yarar; sosyal devlet neden şart ve fırsat eşitliği neden elzem; niye, nasıl oldu da artık sormaz hale geldiniz?
Ve baştakilerin astığım astık kestiğim kestik tavrına boyun eğmekten başka bir yol olmadığına, sesinizi çıkarırsanız hayatta kalamayacağınıza, susarak ve vazgeçerek yaşamanın mümkün olduğuna ne zaman ve nasıl inandırıldınız?